Diyabet Tanısı Tecrübesi, Merhaba ‘Ben Diyabet’
Ben diyabetli (Şeker Hastalığı) olduğumu öğrendiğim günden bu yana hep kendimi geliştirmeye, öğrendiklerimi öğretmeye, etrafındaki kişileri de geliştirmeye hep çalışmışımdır.
Çünkü yakınlarım artık bir ‘diyabetli’ye sahipler.
Diyabetli olduğumu söyleyen ilk doktorum Oğuz Demirtaş‘tı. Sizlere diyabetle nasıl tanıştığımı anlatırken bahsetmiştim kendisinden. Hayatımda unutamayacağım en önemli insanlardandır. Diyabet teşhisimi koyduğu için zaten unutmam mümkün değil.
İlk duyduğumda; neden ben, neden benim başıma geldi, diğer kişilerde neden yok gibi düşünceler aklımdan hiç geçmedi. Çünkü zaten olan olmuş, önemli olan olana çare bulmaktı. Oturup günlerce ağlasam, sürekleri isyan etsem bir anlamı olmayacaktı bence. Ki benim ne annem, ne babam, ne de abim vardı yanımda. Ve 20 yaşında filandım.
Tedavinin ilk zamanlarında insülin dozlarını ayarlarken, kan şekeri düzeylerini normal standartlarına getirmekle uğraşmıştık. Bu hepimiz için geçerli bir durum. Birşeyleri yoluna koymak için sabırla beklemek gerekiyor. İlk insülin dozlarımı halen ezbere hatırlarım. 4-4-4-7. Rakamları sıralayınca bir anlamı olmayabilir başkaları için ama diyabetli takipçilerim, 4 lü enjeksiyon ile sabah, öğle ve akşam yemeklerinden önce kısa etkili 4 ünite, 24 saatlik bazal insülini ise 7 ünite yaptığımı anlamışlardır.
İlk zamanlar biraz zor geçiyor. Çünkü pankreasın üretemediği insülini siz enjektörle yapacaksınız ve pankreas gibi bir mekanizmanızda olmadığınız için yaptığınız insülinler yetersiz gelecek. Vücüdunuz bir insülin direnci uygulayacak. O yüzden bazen ‘o kadar insülin yapıp, yediklerime dikkat ediyorum ama bir işe yaramıyor. Kan şekerim hep yüksek, hep yüksek.’ demeye başlayacaksınız. Sonra kilo almaya ve o kiloları bir de vermeye çalışacaksınız.
Arından kiloları veremediğinizi ama yaptığınız insülinlerin artık işe yaradığını ve kan şekerlerinizin normal seviyeye gelmesi sizi mutlu etmeye başlayacak. Ve bir bakmışsınız, kan şekerlerini ölçmeye, insülin yapmaya, kendinizi çok yormamaya ve diyet listenize uygun yaşamaya alışıp gitmişsiniz.
Ve hatta zaman o kadar geçmiş ki, arada kaçamak bile yapıp fazladan insülinler yapmaya başlamışsınız.
Diyabetle yeni tanışan takipçilerimize ve bize yeni katılacak kişilere önerim şu olacak. Bu dünyada sadece siz diyabetli değilsiniz. Ya da sadece ben diyabetli değilim. Kendimize, yediklerimize, yemek saatlerimize, kan şekerlerimize ve insülin dozlarımıza dikkat edersek herkesten çok fazla yaşayabileceğimizi de unutmamamız lazım.
Moralinizi ve motivasyonunuzu bozmayın.
Enerjiniz yüksek, kan şekerleriniz normal olsun.
merhaba şekerler…yeniler ve eskiler zaman tabiki çok önemli fakat ir tecrübe yaşıyoruz yeni diyabetli olsakda eski diyabetli olsakta insanın birden yaşamı değişiyor.mesela en basiti ilk komaya girişimdi ama benim tüm hayatımı değiştirdi.gözümü actığımda hastanedeydim tabi insanları bile zor seciyordumki beni 17 gün yatırcak kadar halsiz bırakmıştı.kendime geldiğimde önce yasadığıma sonrada arkada neler bıraktığıma baktım…ve o gün artık herşeyden önemli tek şey vardı oda ben…küçük yasta küçülmüsde büyümüş denen cocuklardım bilmiş bilmiş amannnn bu kız fena olcak derlerdi….nazarmı değdi ney 😀
o günden sonra herşeyim değişti zaten ikinci iğnesini kendisi yapmış ve birdaha işimi kimseye bıraktırmamış bi cocuktum 10 yılım cok zorlu gecti sonrası artık şeker bana uymaya basladı şimdilik gecinim gidiyoruz ama benden aldığı 2 tane evlat için ondan alıncak bir öcüm var tabiki…..
sevgilerrrr