Türkiye’de Diyabetli Sayısı ve Kan Şekeri Ölçümü
Türkiye’de yaklaşık olarak 6,5 milyon bilinen ve 3,5 milyon da bilinmeyen diyabetli (şeker hastalığı) sayısı olduğunu biliyor muyduk?
Peki özellikle tip-1 diyabetli sayısının halen tam olarak bilinemediğini biliyor musunuz? O kadar teknolojik bir sistemi varmış ki ilgili bakanlığın. Her şey tıkır tıkır çalışıyormuş. Ama nedense sayı net değil 🙂
Peki diyabetli sayısı bu kadar yüksekken devletin diyabetlilere yaklaşımı neden bu şekilde? Sosyal güvencesi olmayan diyabetliler insülin almada, iğne ucu almada sıkıntı yaşamakta. Bizler gibi orta sınıf aileler ve/veya çocukları kan şekeri ölçüm aleti ve stribi alabilmekte. Hatta kendi aile ekonomilerini biraz zorlayarak insülin pompası dahi alabilmekte.
Ama dediğim gibi diyabetli hayatlarımızı daha kolay yaşayabildiğimiz araçlara bizler belki öyle ya da böyle ulaşabiliyorken, bu araçlara hiç ulaşamayan ailelerin ne durumda olduğunun farkında mıyız?
İnsüline, iğne uçlarına, kan şekeri ölçüm aleti ve striplerine ulaşamayan diyabetli bireyler eminim bu araçlara ulaşırlarsa kan şekerlerini bizden daha iyi takip ederler. Çünkü biz elimizde bu araçlar olsa bile kan şekerimizi ya hiç takip etmiyoruz ya da ara sıra bakmanın ötesine gidemiyoruz.
Bunu neden mi söylüyorum? 22 Haziran’da düzenlenen yeni SUT’da tip-1 diyabetli yetişkin bireyler SGK kapsamında günde 5 kez kan şekeri ölçümü yapabilmekte. Bu da 3 ayda 9 kutu demek. 22 Haziran öncesinde ben 3 ayda 18 kutu civarında alıyordum. Peki ben 18 kutu ile kan şekerimi daha yakından takip ederken 22 Haziran’dan sonra ne yapıyorum? SGK’nın ödemediği 9 kutunun parası benim cebimden çıkıyor. Bu para cebimden bence çıkmak zorunda. Çünkü ben kan şekerimi bu şekilde daha yakından takip edip oluşan ani değişikliklere göre anında da müdahale edebiliyorum.
Ben günde yaklaşık 10 kez ölçüm yapıyorum. Ama eğer ki kan şekerimde bir düzensizlik varsa bu ölçüm sayısı 20 lere kadar çıkabiliyor. Her saat başı 1 kez kan şekeri ölçümü demek bu.
Normal bir günde diyabetliler kaç kez ölçüm yapabilir? Sabah açlık-tokluk, öğle açlık-tokluk, akşam açlık-tokluk ve gece 03:30. Toplamda 7 kez ölçüm.
Cümleleri çok uzattım. Birçok konuya da değinmiş oldum 🙂 Dilekçe gönderimini de unutmayalım. Ocak 2014’te çıkacak SUT’da taleplerimizin yerine gelmesi GSS İlaç ve Eczacılık Daire Başkanlığı’na DİLEKÇE GÖNDERİYORUZ linkindeki dilekçeyi en azından maille gönderin.
Peki sizler günde kaç kez ölçüm yapıyorsunuz?
Unutmadan da söylemek isterim. Türkiye’de diyabetli bireylerin çoğu kan şekerini evinde hiç ölçmüyor. Doktoru reçetesine strip yazsa dahi gidip eczaneden almıyor. Ya da stripleri alıp evin bir köşesine koyuyor. Son kullanma tarihleri geçiyor.
Bu durum tip-2 diyabetlilerde daha kötü. Kendilerini kötü hissedince ancak ölçüm yapan bireyler var maalesef (Ölçüm yapan tip-2 diyabetlileri tenzih ederim.)
Buyrun. Şimdi söz sizde. Kendi istatistiğimizi çıkaralım. Günde kaç kez kan şekerinizi ölçüyorsunuz?
Esra Hanım,
Sorduklarım biraz konuyla alakasız oldu isterseniz yayınlamayın, mail adresini verirseniz ordan yazabilirim size.
Doktorum isteği üzerine günde bir ana öğünde açlık-tokluk ölçüyorum. Şöyle ki ;
bugün sabah açlık-tokluk ölçüysem, ertesi gün öğlen açlık-tokluk, daha ertesi gün akşam açlık-tokluk şeklinde ölçüm yapıp 15 günlük tablo şeklinde doktoruma bildiyorum, doz da değişime buna göre karar veriyoruz.Ağzımda kuruma, aşırı su içme isteği, grip, değişiklik bir yiyecek yeme v.b durumlarda kendim ayrıca ölçüyorum, Bu ölçümler sizce yeterli mi, fikrinizi alabilir miyim?
Ayrıca resimde görünen insülin taşıma kutusu(çantası) gibi bir kutuya ihtiyacım var lantusum için, nerden temin edebilirim acaba?