Esra Bugün Farklı Bir Doktora Gitti

Tip-1'imEsra Bugün Farklı Bir Doktora Gitti

Bugüne kadar, daha doğrusu 2006 yılından bu yana Oğuzhan Bey dışında herhangi bir doktora diyabetimle ilgili gitmemiştim.

Ancak uzun zamandır farklı bir doktora gitme ihtiyacı hissediyordum. Oğuzhan Bey tam gün yasasından dolayı Pendik Eğitim ve Araştırma’da. Nevin Hanım ise Küçükyalı Diyabet Vakfı’nda. Ben ise Şerifali’de oturuyorum. Mesafe anlamında doktorlarımdan uzaklaşmam sebebiyle artık muayene olmak için yanlarına gitmeye bile gücüm kalmıyordu.
Ki Oğuzhan Bey ile telefon ve mail yolu ile irtitabımız da halen devam eder ama dedim ya bana daha yakın bir doktora ihtiyacım var.

Başkent Üniversitesi Hastanesi / Altunizade Diyabet Polikliniği kurucusu Nilgün Güvener Demirağ ile tanıştım bugün. İlk başta ısınamadım kendisine. Ama konuştukça kendisini kendime iletişim anlamında yakın buldum.

Bu arada Başkent Üniversitesi Hastanesi / Altunizade Diyabet Polikliniği çalıştığım şirket ile hemen hemen karşı karşıya 🙂 .

Nilgün Hanım’ın yanına girmeden Accu-chek Performa Nano‘daki tüm sonuçların grafiğini almak için bir hemşireden yardım istedim. Bir program ve cihaz sayesinde ölçüm aletindeki tüm sonuçlar dökülebiliyor. Nilgün Hanım özellikle son zamanlarda kan şekeri oynamalarına şaşırdı. Ki biliyorsunuz kortizol kullandım ve kan şekeri ne yaptıysam düzenleyemedim.

Ardından insülin pompası ve karbonhidrat sayım yöntemi üzerine konuştuk. Karbonhidrat sayım yöntemine pek sıcak bakmadığını çok net anladım. Zira eğer bana anlatacakları ve izleyeceğimiz yol bana mantıklı gelirse galiba artık karbonhidrat sayım yöntemi geçmişte bile kalabilir.

Ben bir de sanki çok iyi yapıyormuşum gibi dedim ki; ‘ canım tatlı bir şeyler çekerse karbonhidratını sayar ve yerim.’ Ancak kendisi ‘ben bile yemiyorum o tarz şeyleri. Diyabetli olmayanlara da zararlı bildiğiniz üzere’ dedi.

Bugünkü muayene sürecimizde Nilgün Hanım’ın bana aktardığı ve izleyeceğimiz yol konusunda pek bir şey anlamadım açıkçası. Bende 3-4 gün açlık, tokluk kan şekerlerimle beraber bir de gece 3’teki şekerime bakmamı istedi, Ve gün boyunca ne yedim ne içtim yazmamı. Hatta gün içerisindeki yoğunluk ve stresi dahi not etmemi rica etti.

Notlarıma göre bazı değişiklikler yapacağı elbette kaçınılmaz ama halen içimden bir ses büyük değişiklikler olacağı yönünde 🙂 . Ve bu tarz bir değişiklik beni şimdiden endişelendiriyor.

Bugün Nilgün Hanım’ın özellikle durduğu bir detay ile yazıyı sonlandırmak istiyorum. Bir tabakta beyaz ya da kırmızı et, salata, ayran, ekmek gibi detaylar olmalı. Ve bunu ana öğünlerde yemelisin. Ekmek yerine karbonhidrat değişimleri de yapabilirsin. Ama bu tarz bir yemek yerken öncelikle proteinden başla dedi. Protein kan şekeri konusunda hayat kurtarıcı olacakmış 🙂 .

Glisemik indeksi yüksek besinlerden pirinç, beyaz un, çikolata ya da tatlı detaylarına da hayır. Evin önünden bile geçmeyecekler 🙂 . Aslında mantıklı ama ara sıra ziyarete gelmeleri bence harika olur. Ev şenlenir 🙂 .

17 Eylül haftasına randevulaştık. Bence zorlu bir muayene geçireceğiz kendisiyle 🙂 .

Sizlere tüm detayları buradan yazarım.

 

17 YORUMLAR

    • Ajda Hanım Merhaba,

      Amacım alternatif bir metodla diyabetli hayatımı baştan aşağı değiştirmek değil. Ben diyabetli hayatımın her an ama her an yanında olacak tam bir takım lideri arıyorum.

      Bu süreçte alternatiflere her zaman açığım. Ama yeni gelişmelerle beraber diyabetini şekillendiren bir diyabetli olarak eski yöntemlerle karşı karşıya kalırsam durup rotamı değiştirmeyi de düşünebilirim.

      Tüm detayları ile ikinci görüşmemizi mutlaka anlatacağım.

      sevgiler

  1. Esracım bi arkadaş tavsiyesi, hemen kendine başka doktor bul, bu blogu kurduysan bilinçli bir diyabetli olmak son gelişmeleri bilmen-uygulaman gerekir, burda bahsettiklerin 1990 yılı tedavisi. Kişinin kendi seçimi ile tatlı yemeyi bırakması ile diyabeti olduğu için doktor yasaklaması arasındaki farkı anlamayan biri bence seni ileri götüremez. Ülkemizin bütün iyi doktorları bas bas tip 2 diyabetlilerin bile karbonhidrat sayması gerektiğini söylerken bu yazıyı ve içeriği buraya yakıştıramadım ben açıkcası

    • Öyküm Merhaba,

      Yazdığın her harfin altına imzamı atarım biliyorsun.

      Nilgün Hanım ile görüşmemiz sonrasında inan kafam çok karıştı. Bu karışıklığın sebebi anlattıklarıyla benim şu anda uyguladığım yöntemlerle çelişki olduğu için değil elbette.

      İkinci görüşmede bence taşlar daha iyi bir şekilde yerine oturacak. Karbonhidrat sayımına kesinlikle tam olarak karşı olmamasıyla beraber çok keskin bir şekilde de beyaz un, beyaz ürünler gibi besinlerin eve girmemesi konusunda bir tavrı var. Ama kendisi de elbette böyle bir şey olamayacağını biliyor.

      Bloğumuzda da ben de bas bas bağırıyorum; ‘bakın gelişmeler var diyabet tedavilerinde, takip edin, eskide kalmayın’ diye. Ama yine de Nilgün Hanım ile ikinci görüşmemiz eminim daha verimli ve birbirimizi daha iyi anladığımız bir görüşme tadında geçecek.

      sevgiler

  2. Selam, Acikcasi doktorun kesin yasakli gidalari bana cok utopik gelmedi. Mutlaka haberiniz vardir belki okumus bile olabilirsiniz. Prof Ahmet Aydin ve Prof Canan Efendigil in piyasada tas devri uzerine kitaplari var. Diyet kitaplarindan ziyade saglikli yasam kitaplari. En buyuk sorunumuz olan islenmis gidalari konu almislar. Isinin uzmani iki doktorunda ortak oldugu bir cok konu var. Genel olarak islenmis olan herseyi normal saglikli bireyler icin bile yasaklamislar. Uygulanabilirligini tartismiyorum bile. Sonucta bu irade ile olan bir sey elbette ama yazilanlar cok mantikli geliyor bana. Ben kendim uzerinde deney yapmayi seven biriyim tip2 diyabet iken 3 ay boyunca hic bir sekilde ekmek tuketmedim. Kahvaltida adetli olarak cig findik, cig badem ceviz tukettim. Ogle ve aksam yemeklerim sadece sebze ve salata uzerineydi. Peynir ve sut urunleri tuketimim yogundu ve 3 ayin sonunda 5.3 gibi hba1c oranini gormustum. Uygulamasi zor mu evet cok zor ama bunu yasam bicimi haline getirdiginizde kepeklisinden cavdarlisina ( beyaz un demiyorum ) tum ekmek grubu son derece sakincali geliyor. Tabi bunu denemek icin bile yasam kosullarinizin uygun olmasi lazim. Ben freelance calisiyorum oldukca duzenli bir hayatim var is stresi gibi sorunlarim yok. Her gun duzenli yuruyusumu yaparim vs.

    Ha su anda tip1.5 oldum o ayri 🙂 Buna yapacak bir seyim yok vucudum antikor uretmeye baslamis artik. 🙂

    • Emrah Bey Merhaba,

      Ben çok katı diyetlere ve kısıtlanmaya karşı olmakla beraber, bir yandan da dünyadaki herkesin bence aslında yememesi ve içmemesi gereken şeyleri de tüketmesini pek doğru bulmuyorum.

      Az önce televizyonda ünlü bir firmanın pasta ve tatlılarının yapılışlarını ve sunuma hazır hallerini izledim. Ve canım çilekli tart çekti. Dolayısı ile kendimi yememeye kısıtlarken oluşturduğum negatif psikoloji olacak. Ya da yiyeceğin tatlıya göre ek doz insülin göndererek alacağım keyif 🙂 . Ben ikinci düşüncede olan biriyim. Ama şunu da biliyorum ki hareketimin az olduğu zamanlarda yüklenmiyorum bu tarz yiyeceklere. Ya da bir tabak yiyip doymayanlardan da değilim.

      Bu arada telefonda konuştuğum takipçilerimiz (ki artık iyi dostluklar kurduk birçok kişiyle.) benim Bilkom’da İnsan Kaynakları Sorumlusu olarak çalıştığımı biliyor. Artık ilk kez blogta bunu yazmış olayım 🙂 . Ofis ortamında yoğun olsam dahi ara öğün mutlaka alıyorum. Dolabımızda bir kutu süt var ve yediğim meyvenin yanında sütü mutlaka içiyorum. Ben de dikkat ediyorum çalışma hayatında ama bazen her şey istediğim gibi elbette gitmiyor.

      Nilgün Hanım ile iyi bir takım olup olamayacağımızı bilmiyorum. İkinci görüşmemiz önemli olacak. Mutlaka ikinci görüşmenin detaylarını paylaşacağım.

      Tip-2’den tip-1,5 a geçen diyabetliler sigara içmeyen ama yine de akciğer kanseri olan insanlara benzetiyorum. İkisi de apayrı konular olsalar bile bence iki profildeki insanlar hayatlarına dikkat etseler dahi bazen kaçınılmaz son gerçekten kaçınılmaz oluyor.

      Bu arada Haydi Diyabetli Çocuklar Okula Mı?’nın görselini ben yapmaya çalıştım ama başarısız olmuş galiba 🙂 . Siz ne dersiniz?

      sevgiler

  3. Mrb arkadaşlar bencede şu yasak bu yasak olayı diyabeti bir kara çarşafa çeviriyor bu hastalıkta cok yenıyım karbonhidrat sayımı uygulamaya çalışıyorum kansızlık oluşmaması için beyaz unda tüketiyorum(iskenderde şahane oluyor) hb1aclerim sırasıyla (8 aydan bu yana)
    hastalık teşhisinde 10.8
    sonraki 3 ayda 5.9
    sonrakı ölçümde 5.4
    son ölçümde 4.98 idi.

    • Serat Bey Merhaba,

      4.98 HbA1c için gönülden tebrik ediyorum sizi.

      Bence 1 gün boyunca yemek listenizi ve kan şekeri degerlerinizi bizimle paylaşın. Sizin gibi bir Diyabetliyi herkes görsün 🙂 .

      Ben birazdan bugünümün listesini yayına alacağım.

      Sevgiler

  4. mrb emrah bey
    Ben ekmek olarak sureklı kepek ekmek tuketıyorum ve mumkun oldukça beyazun ve mamüllerinden kaçmaya çalışıyorum.Sürekli kepek ekmek tüketimin kansızlığa sebebiyet verdiğini söylediler bende haftada bir kere beyaz ekmek tüketiyorum.

    • Tarık Bey,

      Elimden geldiğince glisemik indeksi yüksek ve bol karbonhidratlı yiyecekler yemiyorum. Hele ki şu son 2 haftadır daha da dikkat ediyorum.

      Burada önemli olan sizi takip eden doktorun da size oldukça yakın olabilmesi ve az biraz da diktatör olması. Ben artık doktorumun sözünden çıkamıyorum 🙂 . Hipnotize oldum 🙂 .

      Ama şunu da unutmamak lazım; eğer kan şekeri bazen çok yüksek, bazen de çok düşük oluyorsa HbA1c yine normal çıkar. Dolayısıyla bu sonucu almak ta bir başarı sayılmaz.

      sevgiler

  5. Esra abla hemen teslim olma, neymiş o hipnotize felan bir araya gelip bi çimdik mi atsak ne yapsak da kendine gelsen 🙂 men de sizin görüşmenizi çok merak ediyorum bakalım sonuçlar ne olacak. haftaya pazartesi çapa da kontrollerime başlıyorum, orada ki hemşiremiz sonuçlarımı çok merak ediyor umutsuz vak’a olduğum için bakalım ne çıkacak. 🙂

    • Taha cım,

      Hayatımıza iyiki de girmişsin 🙂 . Açıklıkla söylemem gerekirse ben seni, jest ve mimiklerini çok sevdim 🙂 .

      Medtronic toplantısında sana; ‘Çok ciddi birini hayal etmiştim’ demiştim. Sen de bana ‘buraya gelirken ciddi olacağım diye telkin ettim kendimi ama olmadı’ gibi Birşey söylemiştin 🙂 . Halen gülüyorum 🙂 .

      Çimdiğe gerek yok. Hipnoz olayı güzelmiş. Beni uyandırmayın. Kendime daha iyi bakıp diğer diyabetlîlerden daha kaliteli bir yaşam süreceğim 🙂 🙂 .

      Hastane olayını iyi yapmışsınız. Bu gazla gidebildiğîn kadar git 🙂 . Çarşambayı merakla bekliyorum 🙂 .

      Sevgiler

Bir yorum yapın.

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Diğer yazılar

%d blogcu bunu beğendi: