Herkese merhaba, (ANNENİN SESLENİŞİ)
Şu anda kendimi o kadar kötü hissediyorum ki anlatamam. Aslında dün saat 15:30 da TED kolejinde müdür yard. Selma Hanım ile yaptığımız görüşmeden beri mutsuzum!
Erenimiz gelecek yıl anasınıfına başlayacak! Uzuun bir süredir bunun heyacanını, korkusunu, telaşını yaşıyoruz eşimle. Acaba nasıl olacak? Okul ve diyabet bir arada başarabilecek miyiz? Eren’in diyabetini anlayacak, kan şekeri takibini yapabilecek, beslenmesini kontrol edebilecek bir okul, bir öğretmen hatta bir hemşire bulabilecek miyiz? Uzuun süredir bu konularda bir ön araştırma yapıyorduk zaten. Hemşiresi, diyetisyeni olan okulları araştırdık, bir liste çıkardık.
Dün sabah özel okulların ön kayıtlarının başladığını öğrenince de öğleden sonra işlerimizden izin alarak kafamızda binbir soru ve heyecanla belirlediğimiz 3-4 okulla görüşmek için yola koyulduk. Listemizin ilk sırasındaydı TED Koleji! Hemşiresi ve diyetisyeni vardı!Üstelik diğer illeri bilmem ama Kayseri’de başarısını kanıtlamış, yılların tecrübesini birikimini bünyesinde barındıran, tüm Türkiye’ de değişik illerde onlarca şubesi (okulu) olan, kendi içinde kurumsallaşmış ve hatta neredeyse kendi anayasası var denilebilecek bir okul!Kafamızda soru işaretleri, biraz da korku ve heyecanla okulun koridorlarında Selma Hanım’ın odasına doğru ilerlerken Allah var ya Ondan ”içiniz rahat olsun! Okulumuzun hemşiresi, diyetisyeni var. Bugüne kadar çokk değişik özel durumları olan onlarca öğrencimiz oldu. Eren’in en güzel bir şekilde takip edileceğinden emin olun, oğlunuz emin ellerde!” gibilerinden cümlelerle bizi rahatlatacağını, güvenimizi kazanacağını ve Eren’in ön kaydını yapıp ordan mutlu bir şekilde ayrılacağımızı düşünüyordum!
Görüşmemiz tam bir kabustu! Selma Hanımefendi önce okulun uygulamalarından bahsetti. Daha önce hiç diyabetli öğrencileri olmamış!Diyabet hakkında pek bilgisi de yokmuş! Onların anasınıflarında öyle oyun-moyunla dolu, basit değil bayaaaa yoğun bir program varmış, ve acaba çocuk! bu programa ayak uydurabilir miymiş?!! Lütfen yanlış anlamayın, eğitim herkesin hakkıymış ama o çocuğu düşünüyormuş. Onun için doğru olacak bir karar alınması gerekirmiş! Acaba yemeklerde sorun olur muymuş? Çocuğun! şekeri okulda sağlıklı bir şekilde takip edilebilir miymiş? Çünkü Onlarda! anasınıflarında bile tek bir sınıf öğretmeniyle yetinilmiyormuş, branş öğretmenleri de derslere giriyormuş; dolayısıyle çocuk her saat farklı bir öğretmenle olacakmış…. mış mış da mış mış! Bu kararı tek başına veremezmiş Selma Hanım. Okul kuruluna, hemşiresine danışması ve ortak bir karar almaları gerekirmiş! Onlarla görüşüp sonucu bize yarın(cuma günü) telefonla bildirecekmiş!
Tabi bizim halimizi düşünebiliyor musunuz? Tam bir hayal kırıklığı ve şokkk! Tabii O bunları söylerken biz de Eren’in saadece diyabetli olduğunu, zaten sürekli egzersiz yaptığını, hatta tekvandoyla uğraştığını, yemek konusunda yasaklarımızın olmadığını, yani ona özel yemek çıkarmaları gerekmediğini…vs.anlatmaya çalıştık.
Ben Sağlık Bakanlığı’nın okullarda diyabeti anlatan, tanıtan çalışmalarının, okullar için hazırlanmış videoların olduğunu söyledim ama Hanımefendi tüm bunlardan bihaber! ”Sadece Sağlık Müdürlüğü’nden gelip diyabetli çocuk var mı/yok mu, varsa kaç tane…vb bilgilerin alındığı anket tarzı bir uygulama yapıldığını, herhangibir eğitim ya da bilgilendirmeye tabii tutulmadıklarını” söyledi.
Sonunda ”büyük bir hayal kırıklığı yaşadığımızı, onlardan böyle bir tutum hiç beklemediğimizi” söyleyerek ayrıldık okuldan…
Dün gece üzüntüden uyuyamadım, gözüme uyku girmedi.
Az önce eşim İlker aradı. TED Koleji’nden aramışlar. Kurul çocuğun tek bir öğretmenle değil, branş öğretmenleriyle birlikte 8-9 farklı kişiyle zaman geçireceği için, bu 8-9 kişinin hep birlikte çocuğu takip edip birbirleriyle sürekli iletişim içinde bulunması gerektiği ve bu durumun da zor olacağı; dolayısıyla da çocuğun sağlığının olumsuz etkilenebileceğine karar vermiş. Çocuğa eğitim-öğretim hayatında başarılar diliyorlarmış….
Bu arada dün TED Koleji’nden sonra TEKDEN Koleji’ne gittik.TEKDEN Koleji en fazla 8-9 yıl önce eğitim-öğretim hayatına başlamış bir okul. Orada görüştüğümüz Müdür Yardımcısı tarafından son derece iyi karşılandığımızı belirtmek isterim. Bu yıl biri anasınıfında olmak üzere 3 tane diyabetli öğrencileri olduğunu, bu öğrencilerin takiplerinin okul hemşiresi tarafından birebir yapıldığını-tabii ailelerle sürekli iletişimde bulunulduğunu- şimdiye kadar hiçbir sorunla karşılaşmadıklarını, o çocukların ailelerinin onayıyla telefonlarını bize verip onlarla görüşmemizi de sağlayabileceğini, hatta en büyük öğrencilerine yakında pompa takılacağını bile… Kendinden son derece emin bir şekilde anlattı.TEKDEN Koleji’nde de anasınıflarına branş öğretmenlerinin girdiğini, orada da öğrencilerin tekbir öğretmenle zaman geçirmediklerini de söylemeden edemeyeceğim! Hatta görüştüğümüz diğer 2 okulda da durum aynı.
İçimden TED Koleji için çoooookkk şey yazıp söylemek geliyor. Ama yok, kendimi tutuyorum! Hani haberciler derler ya bazı haberler için: Bu haberi yorumsuz yayınlıyoruz. Ben de öyle yapıyorum!
Şu an işteyim, yalnız değilim ve sinirden ağlamamak için kendimi zor tutuyorum….
…………..
Buket Yıldırım
(BABABIN SESLENİŞİ) ;
EĞİTİM HAYATINDA BAŞARILAR DİLERİZ !
Merhaba,
Oğlumuz Eren 2013-2014 eğitim öğretim yılında okul öncesi eğitimini alacak inşallah. Önkayıtların başlaması ile birlikte eşimle birlikte dün (14.02.2013) öğleden sonra Kayseride bulunan 3 okulu ziyaret ettik. Geç kalmadan kaydımızı yaptırmamızı öneriyordu arkadaşlarımız, istediğimiz okula gidebilmeliydi. Bu arada belkide anne -baba olduğumuzdan dolayı gelecek yıl 5 yaşında olacak çocuğu devlet okuluna göndermek istemedik. Aslında benim düşüncemde özel okul hiç yoktu…
Dün gittiğimiz ilk okulda Müdür yardımcısı ile görüşmemizde Eren’in durumunu anlattık, bu arada taekwondo kursuna gittiğini , her şeyi yiyebildiğini ancak belirli miktarlarda, yemeklerden önce insülin yapılması gerektiğini vb günlük yaşantımızı anlatmaya çalıştık. Muhteşem çizgi karakter Callio’un anaokulundaki sınıf arkadaşlarından Emma’nında Tip-1 hastası olduğunu, bir bölümde durumun anlatıldığını vs saklanacak korkacak bir durum olmadığını sadece biraz dikkat (gözlem) gerektiğini anlattık. Bu arada gördüğümüz durum; karşımızdaki hanım diyabet konusunda bilgisizdi ve o güne kadar o okula Tip-1 diyabetli bir çocuğun gitmediğini öğrendik.Çölyak hastası olan bir kardeşimizin durumunu anlattı bize. Diğer çocuklara fark ettirmeden yemeklerini vs yedirildiğini dinledik. Altı şube olacakmış okul öncesi gurubunda. Her şubeye birer sınıf öğretmeni ve ayrıca branş öğretmenleri olacakmış. Eğitim-öğretimde anlatılanlar çok güzel, ingilizce bile var. Sabah 09.00 da araöğün, 11.00 da öğle yemeği, 15,00 te ara öğün. Kurumsallık , okulun tarihi, bahçesinin büyüklüğü vb derken “tamam” diyorum eşime, zaten o okula gitmesine yaklaşık 4 yıl önce karar vermişiz.Bayram arifesinde üzerinde yeni bayramlık denenen çocuğun babasına bu olsun dediği gibi. Tamam diyorum. Paramı – ücretmi ? elinin kiri yaa, sonuçta Eren okuyacak adam olacak . İletişim bilgimizi alıp yarın arayacağını söyleyerek bizi yolcu etti müdür yardımcısı; tek başına karar veremeyeceğini okul idare kurulunun kararı ile bize dönebileceğini söyledi.
İkinci okulumuza gelince orada kuzenimizin çocuğu var anaokulunda, sınıf arkadaşlarından biri Tip-1. Okula bizi çeken birinci neden aslında o çocuktu. Bizi karşılayan kişinin yapmış olduğu küçük bir hataya rağmen dedik burada Tip-1 li bir çocuk var… Müdür yardımcısı ilgilendi bizimle, o çocuktan başka 2 çocuğun daha Tip-1 olduğunu söyledi.Hatta pompa taktıracakmış Ahmet ismindeki kardeşimiz. Okul hemşiresini arayıpta çocukların okul yaşamı hakkında bilgiyi alırken, anladık hemşiresininde deneyimli olduğunu. İletişim bilgilerimizi aldıktan sonra ayrıldık. Üçüncü okula gittik, orayı anlatmaya gerek yok. Sınıf öğretmeni deneyimli sevecen olmasına rağmen kalem insülin konusunda tereddütlü olduğunu beyan etti ama gerekirse onuda yapabileceğini belirtti. Okulda hemşire olmamasıda ayrı bir durum.
Bugün 15.02.2013 yaklaşık bir saat önce birinci okulun müdür yardımcısı aradı. Belliki telefon etmeden önce biraz dersini çalışmış ,nasıl cevap vereceğine dair. Ama kolay değil bir müşteriyi geri çevirmek, üstelik bu müşteri hasta çocuğu için başvuruyor ! Sıkıntı vardı sesinde, birşeyler söyledi “idare kurulu, yönetim vs ” anladım ben… istersen anlama “kısaca kabul edemiyormusunuz” diye sordum. Efendim okul idare kurulu görüşmüş; “sınıf öğretmeni yanında 9 adet daha branş olduğunu ve bu derslere farklı öğretmenlerin gireceğini ve takibin zor olacağı durumundan dolayı” kabul edemeyeceklerini bildirdi bana.
Telefonda bana durumu bildiren kişiye beklemediğim bir cevap olduğunu, Türkiyenin köklü kurumlarından birinin üstelik yönetim kurulunda 2 doktor bir eczacı varken bize olumsuz olarak dönülmesinin hiç yakışmadığını vb gibi mümkün olduğunca dingin ve terbiye ile anlatmaya çalıştım. Bu kısımda dünya yüzeyinden ayrılmıştım, çokta anlatmaya gerek yok.
En sonda Sn müdür yardımcımız kapağı yaptı telefonda ” Çocuğumuzun eğitim yaşamında başarılar dileriz”
Allahtan korkunuz mu yok ? Yoksa Marstanmı geldiniz ? Sizin dahi almadığınız bir çocuk nerde eğitim alacakta başarılı olacak ?
Ey TED Kayseri Koleji … ne diyeyim size, yolunuzu bulabilirseniz ! açık olsun.
Türk Maarif Cemiyeti’ne saygılarımla. Hoşçakalın.
İlker Yıldırım
Ted in Ankarada bulunan merkezini mutlaka durumdan haberdar edin. Bu olayi tum sosyal medyada yayacaginizi mutlaka belirtin. Tamamen sacmalik bana gore, tek dertleri cocugun sorumlulugunu! almayi goze alamamislar. Hatta isi bir ust kademeye goturun Milli Egitim Bakanligina goturun. Sakin ama sakin pesini birakmayin. Cocugunuzu baska bir okula yazdirmak cozum degil. Ben kendi adima sosyal platformlarda bu rezaleti yaymayi gorev bilirim. Herkes ayni duyarliligi gostermeli bence.