Diyabetli Birine Sıkça Söylenen 7 Şey
Amerika’da yaşayan sertifikalı diyabet eğitmeni ve diyetisyeni kendi deneyimlerinden yola çıkarak ‘ Diyabetli Birine Sıkça Söylenen 7 Şey ‘ hakkında bir yazı yazmış.
Diyabetli bireyler sıklıkla garip, yanlış, anlamsız ya da duyarsızca söylenmiş cümlelerle karşılaşabilmekte. Diyabetlilere destek vermek için diyabetlilere sıklıkla yapılan gafları eğitmen ve diyetisyen 7 maddede sıralamış. Hemen hemen aynı şeyleri yaşıyoruz 🙂 Biz de kendi dilimize ve kültürümüze çevirerek sizlerle paylaşıyoruz 🙂
Benzerlerini bizler de Türkiye’de yaşıyoruz değil mi? 🙂
Bu arada benim de birkaç notum var 🙂 ‘Şeker hastası’, ‘şeker hastalığı’, ‘tip-1 diyabet hastası’, ‘tip-1 diyabet hastalığı’ gibi cümleler kurmayın. Tip-1 diyabetli demeye alışmamız lazım 🙂
1- Neden şeker hastası oldun? Çok fazla şeker mi yedin?
Diyabetin bilinen ve bilinmeyen sebepleri vardır. Tip-1 diyabetin bağışıklık sisteminin saldırısı ve bağışıklık sisteminin zayıf düşmesinden kaynaklı olduğu düşünülür. Tip-2 diyabetin ise genetik, yaşam tarzı ve birçok bilinmeyen faktörlerin bir arada olmasından kaynaklı olduğu söylenir.
Bu sebeple diyabet ve hatta tip-1 diyabet kesinlikle ne çok şeker yemekten ne de sağlıksız beslenmekten kaynaklıdır.
2- Sen bunları yiyebiliyor musun ya?
Diyabetli bireyler ana ve ara öğünlerde ne yiyeceklerini planlarlar. Her şeyi yiyebilirler ve neyi, ne zaman ve hangi önlemlerle yiyebileceklerini bilirler. Bu sebeple ‘diyabetik diyetleri’ yoktur 🙂
Arkadaş ortamındayken sağlıklı beslenme seçenekleri yaparak diyabetli arkadaşlarınıza destek olabilirsiniz.
3- Sen hiç şeker hastasına benzemiyorsun?
Kronik yaşam şekilleri olan her insanın standart bir görünümü yoktur. Bunu unutmayın 🙂
Kilolu ve hatta obez formunda olan birinde bir kronik yaşam şekli olmazken, sağlıklı beslenen ve sağlıklı bir yaşam süren birinde kronik yaşam şekli olabilir.
4- Aaaa! İnsülin mi kullanıyorsun? O zaman seninkisi çok ağır!
Diyabetin birçok farklı türü vardır. Tip-1, tip-1,5, tip-2, gestasyonel diyabet ve bunların alt kırılımları. Tip-2 diyabetli olup insülin kullanan ve kullanmayan alt kırılımlar olduğu gibi tip-1,5 diyabetli olup hem uzun etkili insülin hem de oral anti-diyabetik hap kullananlar da vardır.
Bu sebeplerle diyabetin ‘ağır’ ya da ‘kötü’ tipi yoktur 🙂
5- Ayyyyy! Şeker hastası mısın?
‘Şeker hastası’ ifadesi gibi ‘diyabetli’, ‘diyabetik’ ifadeleri de kronik yaşam şekilleri olan bireyleri etiketlemeden öteye gidemiyor. Bu şekilde cümleler kurmak yerine daha naif yaklaşımlar kronik yaşam şekilleri olan bireylerin ayrışmamasına sebep olur.
6- Kan şekerin yine dengesiz. Kendine dikkat etmiyor musun?
Kan şekeri seviyesinin düzgün olması diyabet yönetiminin en önemli anahtarıdır. Kan şekeri sonuçları başarı ya da başarısızlık göstergesi değildir. Bir kişinin kontrolü dışında olan bazı durumlar olabilir ve kan şekeri düzeylerini de etkileyen pek çok değişken (regli, enfeksiyonel durum vs) vardır. Yanlış bir şeyler mi yaptın diyerek diyabetli bireyin olumsuz etkilenmesine sebep olacağını unutmayın.
7- Benim teyzem de diyabetli. Çok çekti çook!
Diyabetli olan bireylerde komplikasyon olma olasılığının sadece siz değil biz de farkındayız. Ancak diyabet yönetimi eskiye oranla daha da gelişti. Özellikle diyabet ekiplerinin de (doktorlar, diyetisyenler, hemşireler) desteğiyle diyabet yönetimimizi iyi yapmaktayız.
Komplikasyon yaşanılacakmış gibi vurgu yapılmasına gerek yok. Yakınlarınızdan biri komplikasyon yaşamış olabilir ama bu durum bizim de yaşayacağımız anlamına gelmez.
NOT: Yazıyı Facebook ya da Twitter gibi sosyal medya kanallarında paylaşın. Alttaki Facebook, Twitter, Google+ ya da Pinterest butonlarına tıklamanız yeterlidir.
8- (tatlı tabağını uzatırlar ve şöyle derler): Bir tanecik bile mi almazsın??? 🙂 🙂