Hilal’in Tip-1 Diyabetle Tanışması

Sizden GelenlerHilal'in Tip-1 Diyabetle Tanışması

Hilalin Tip-1 Diyabetle Tanışması

Hilal ben, 15 yaşındayım, Bursa/Güzelyalı’da yaşıyorum. 24 Mayıs 2013’den beri Tip-1 Diyabet hastasıyım. Ailemizde hiç kimsede diyabet hastalığı olmadığı için ailem ve ben her şeyi yeni öğreniyoruz, daha doğrusu öğrenmeye çalışıyoruz.

Hastaneden eve geldiğimde ilk işim hastalığım hakkında beni bilgilendirecek ve yol gösterecek birileriyle tanışabileceğim bir platform aramak oldu.

Şanslı biriyim sanırım hemen diyabetimben.com‘u buldum 🙂 🙂

Sizlere hikayemden bahsetmek istiyorum.

2012-2013 eğitim öğretim yılı benim için çok hareketli geçti. 

12 Nisan ve 17 Mayıs’ta senenin başından beri emek verdiğimiz tiyatro oyunlarımızı sergilemek için sahneye çıktım. Son zamanlardaki aşırı yemek yememe karşıt zayıflığım, su içmem, sık idrara çıkmam ve yüksek asabiyetim benle beraber ailemi de kuşkulandırdı 6 mayıs haftasından itibaren her 2 günde bir hastaneye tahlil vermeye, sonrasında tiyatro sahnesine koşturmaya başladım. Biricik doktorum bütün şikayetlerime rağmen kan glükozuma bakmaya gerek duymadı. 3 haftalık tahlillerimin ardından son tahlil sonuçlarımı almak için annemle beraber gittiğimizde annem diyabetten şüphelendiğini ve glükoz tahlili istediğini söyleyince doktor hâlâ gerek olmadığını söylüyordu. Bu yaşadıklarımdan yaklaşık olarak 1 ay kadar öncesinde aynı şikayetlerle beraber mide ağrımdan aile hekimime bahsetmiştim ve kendisi bana metpamit verip eve göndermişti.

Yaşadıklarımı hâlâ aklım almıyor…

Ben hastaneye ilk gittiğimde yıllarca okul okuyan bizim kendimizi emanet ettiğimiz, yaşatmak uğruna kutsal bir yemin ettiklerini varsaydığım doktorum diyabetimin farkında varsaydı durumum daha iyi olamaz mıydı diye düşünmekten alıkoyamıyorum kendimi…

23 Mayıs Perşembe sabahı verdiğim kanda açlık kan şekerim 259 çıkmış, cuma günü tahlil sonucumu almaya gittiğimde doktorum hemen aileme haber vermem gerektiği söyledi, benim için korktuğunu anlamıştım ama benden daha fazla korkması imkansızdı. Çünkü ben ne olduğunu bile bilmediğim bir hastalığa sahiptim artık. Doktorum hastaneden fakülteye göndermeden önce parmağımdan şekerimi ölçtü ve 530 çıktı. İdrarda keton ise 4+’ti.

Ailemin gelmesi üzerine soluğu fakültede aldık, çocuk acil bölümünde gerçekten çok iyi ilgilendiler. Kan gazı olayını saymazsak tabi 🙂 Yoğun bakım ünitesinde bilinci yerinde olan tek hasta olmam psikolojimi fazlasıyla kötü etkiledi. Bebeklere yapılan müdahaleleri bütün ayrıntılarıyla görmek canımı fazlasıyla sıktı. 11 saatlik uykusuz yoğun bakım maceramdan sonra polikliniğe çıktım. Hastanelerin bana yabancı olduğu gibi bende onlara yabancıydım. Yanımda annemin olmasının verdiğini güvenden olsa gerek öğle yemeğine kadar derin bir uyku çektim. Uyandıktan sonra serumum bitti ve damar yolum kapatıldı. Buraya kadar kendimi gerçekten berbat ve gerçekten hasta hissediyordum. Sonra benim yaşımda 5 yıllık diyabet bir arkadaşım oldu. Onunla aynı odada kaldık. Pazar günü yeni bir diyabet daha geldiğinde ben aslında hasta olmadığımı anladım.

Pazartesi eğitimlere başladığımda Endokrin Hemşirem kendimi çabuk toparladığımı ve yaşadıklarıma rağmen psikolojik olarak çok ta fazla etkilenmediğimi Allah’ın izniyle alışma sürecini kolay atlatacağımı söyledi. Onun da verdiği gazla 3 günde öğrenmem gerekenden çok daha fazlasını öğrenip hastaneden taburcu oldum. Hastane ortamına güzel denmez belki ama benim için hayatımın belkide en anlamlı 6 günüydü. Hayatıma gelen yeni bir misafiri, misafirimin huylarını, onunla beraber nasıl mutlu olabileceğimi sadece 6 günde öğrendim. Yeni arkadaşlar edindim. İnsanların değiştiğini öğrendim. Kimilerinin görünce korkudan bayıldığı, kaçacak yer aradı nesneler, beni hayata, sağlıklı bir hayata bağlar oldu.

Bu alışma sürecinde desteğini benden hiçbir şekilde esirgemeyen aileme ve arkadaşlarıma minnettarım.

İlaçlarımdan da bahsetmek istiyorum. Hastanede 3 gün 13 üniteden başlayan bir skalayla Humulin R,  26 ünite Lantus, sonrasında aynı skalayla Humalog kullanmaya başladım. 10 gün sonraki kontrolümde Lantus 20 ünite, Humalog skalası ise 8’den başladı. Son kontrolümde Lantus 15 ünite, Humalog ise eskiden 30 birim olan aralık 50ye arttırıldı ve 4’le başladı.

Neden yazıyorum bilmiyorum ama, bu beni rahatlatıyor sanırım.

Teşekkürler… 🙂

Hilal Çamur

22 YORUMLAR

  1. Merhaba Hilalcim,

    Yasadiklarini cok guzel bi sekilde aktarmissin. Yasadiklarini ve seni cok iyi anliyorum cunki bende senin yasindaydim diyabetle tanistigimda. Ama suan 30 yasindayim ve bir bebek sahibiyim. Basta alismasi zor olsada diyabet yapmak istedigin hicbirseye engel degil. Sadece cok arastirip dogru yonetmen yeterli. Umarim diyabetle senin yasinda tanismaya mecbur kalan herkes senin kadar bilincli ve cabuk adapte olur. Biz herzaman yanindayiz.
    Cok opuyorum seni :))))

  2. Hilalciğim okuduklarından etkilenmemek mümkün değil. Sanırım hepimizin hikayesi birbirine yakın. Benimde aniden gözlerim uzağı hiç görmemeye başladı.Adeta başıma bir poşet poşet geçirilmiş gibi. Günlerce göz anjiyosundan tut, nörolojik tüm araştırmalar yapıldı da kimse şekerden şüphelenmedi. En son psikolojik demeden önce bir kan tahlili isteyelim dediler ve açlık şekerim 289 çıktı. 🙁 Bunu yapan tanınmış bir özel hastane üstelik. Ben Bursa da yaşıyorum. 4 yıllık Tip 1 diyabetliyim. Yardıma seve seve
    hazırım.:)

    • Özlem merhaba. Bende yaklaşık 3 haftalık Diyabet Tip 1 hastasıyım ve senin yaşadığın göz sorunu bende de oluştu aniden. yakın uzak hiç biri net değil 4,5 numara hipermetrop dendi, şeker düzene girince düzelecekmiş sözde. Düzeliyor mu gerçekten?

  3. Hilal Merhaba,

    Maalesef hepimiz senin geçirdiğin sürecin aynısını geçirdik.

    Tipik tip-1 diyabet belirtileri ile gittiğimiz doktorlar neden teşhis koymakta bu kadar zorlanırlar ya da koyamazlar inan anlayamıyorum.

    Ben şimdi oturup düşündüğümde tip-1 diyabetin belirtileri taaa ana sınıfında başlamışken ben teşhisimi üniversite birinci sınıfta sürekli doktorlara giderek koydurdum.

    Aslında bu sürecin püf noktasını yakalamışsın. En azında üzülmek yerine hemen aksiyon almaya geçmişsin. Ve hayatına adapte etmeye çalışmışsın.

    Buradaki herkes senin ablan, abin, arkadaşın. Bunu unutma. Ve bize her zaman ulaşabilecek konumdasın.

    Bir de aklıma takıldı. 3 farklı insülin kullanıyorsun? Neden?

    sevgiler

    • Esra hanım merhaba gecen günlerde internette yaptığım bir arastırma üzerine min 3-6 max 6-12 ay arası vucuda sekerli bir madde almadığımız sürece vucud kendini tamir edebiliyormus sizce böyle birsey mümkünmüdür acaba ? deneyeyim dedim suan meyve dahil katkı maddeli hic birsey yemiyorum. sadece seker değil inek eti ve ekmek yasak keci peyniri ve eti serbest (keci ot harici suni yem ile beslenmedği icin) zeytin keci peyniri yulaf ezmesi yumurta fasulye ile besleniyorum. tuzda zararlı olduğu icin himalaya tuzu kullanıyorum yağda ise sadece %100 zeytin yağı kullanıyorum oradaki talimatlar bu yönde yaklasık 10 12 gündür bu diyete basladım 3 ay denemek istiyorum insülin dozlarım 10 ken 5-4 arası oldu yani azalma var doğal olarak vücuda glikoz girmediği icin. sizce devam etmelimiyim bi faydasını görürmüyüm? tekrar düzelme sansı varmıdır ? bağısıklık sisteminin güclendiğini idda ediyorlar cünkü. tesekkür ederim simdiden cevaplarınız icin.

      • bu arada unuttuğum birsey var. un da yasak orada. patates mercimek corbası vs. hersey yasak gibi gelsede sebzeler serbest yulaf ezmesinide suya koyup ekmek haline getirip yiyorum kabuklu fındık ve cevizde serbest doğal seylerle beslendiğim icin yüzümde sivilce kalmadı ve direncim arttı bu farklılıkları gördüm umarım diyabettede iyi bir care olur

      • Yusuf Bey Merhaba,

        Geç cevap verdiğim için kusura bakmayın. Bugün nefes almadan çalıştım. Ki halen çalışıyorum 🙂

        Yakın zamanda yapılan bazı çalışmalarda yeni diyabet teşhisi konulan bireyler leucine isimli amino asiti ve omega 3 yağ asidini içeren besinlerle beslenildiğinde insüline başlama zamanı uzayabiliyormuş. Ancak buna karşı çıkan doktorlar ve diyetisyenler var.

        Dediğiniz gibi bir durum maalesef bence söz konusu olamaz. Zira bağışıklık sistemi çökmüş ve insülin üretimi durmuş. Bu geri dönüşü olmayan bir yok oluş. Keşke dönülse.

        Ciddi bir kaynak mıdır yararlandığınız kaynak bilmiyorum ama bizimle de paylaşırsanız sevinirim.

        sevgiler

        • http://www.erdoganzaim.com/seker-hastaligi.htmlkaynak bu esra hanım inceleyip bizide aydınlatırsanız sevinirim. http://www.sabah.com.tr/Gunaydin/Saglik/2013/05/24/seker-hastaliginda-yeni-donem-basliyor birde su konuya bakarsanız acaba ne zaman gelir bilir kisilerle irtibata geçemezmisiniz yurt dısında olupta ilgilenen birileri varsa? günlük iğne ve hipoglisemi olmaması harika olur. insallah olur böyle birsey, tesekkür ederim simdiden 🙂

          • Yusuf Bey Merhaba,

            Maalesef bazı ‘doktorlar’ diyabeti çözdük diyorlar ama farkındaysan tip ayrımı yapmadan söylüyor. Baştan bir sıkıntı olduğu belli oluyor. Biz tip-1 diyabetlilere çözüm olacak bir doktor varsa alnından öpüp hayatının geri kalanını ben finanse ederim 🙂 Ama bu tarz yöntemler pre-diyabet ve tip-2 diyabet için geçerli olabilir. Ancak bizler için değil.

            Yarılar Kuramı hakkında bloğumuzda da bir yazı paylaşmıştık. Yazının linki: http://www.diyabetimben.com/seker-hastaliginda-yeni-donem-basliyor.html Ancak ne zaman ne olur ne biter bilemiyoruz takdir edersiniz ki. Hepimiz tip-1 diyabetten kurtulmak için her haberi kulaklarımızı dört açarak dinliyoruz ama gelişmeler daha çalışma aşamasında.

            sevgiler

            • ben bu doktor beyle bizzat görüstüm tip 1 eiyabet icinde iyilesir diyor. vucut zararlı madde ala ala sürekli bozuyormus pankreası ve bağısıklık sistemini 6-12 ay arası vucuda katkı maddesi hic girmediği taktirde ve sekerli meyve türü seylerde yemediğimiz takdirde iyilesme olanağının olduğunu söyledi. olmasa bile ben bi deneyeceğim zarar gelmez sonucta ilac yok yan etki yok sadece doğal beslenme var. bu gelismelerle ilgili bi tarih verecek kimse yokmu amerikada yasayan yada bu olaylarla yakın olan acaba bi tanıdığı olan falan yokmu 😀 sürekli ümitleniyoruz ama ümitleniyoruz sadece daha ilerisi yok.

              • Yusuf Bey Merhaba,

                Neden o doktora gidip denemiyorsunuz? 🙂 Ben olsam denerdim. Galiba yakında ben de sırf bu doktorların işe yaramadığını açığa kavuşturmak için bunlardan birine gideceğim 🙂

                Amerika’Dan bir doktorumuz 26 Ekim’de Türkiye’ye gelecek. Ona sorarız 🙂

                sevgiler

                • sorup burada bizide bilgilendirirseniz cok seviniriz 🙂 doktora gittim zaten diyetede basladım 6,12 ay devam edecek sizide bilgilendireceğim suan bi gerileme ilerleme yok ama. 20 gün oluyor baslayalı

  4. Esra Hanım gerçekten katılıyorum.Açlık 500 olmuş.Başım dönüyor ve devamlı istifra ediyorum akşam acile gidiyorum.Serum verip yolluyorlar.neden olduğunu araştırmıyorlar bile.böyle doktorları ALLAH bizden uzak tutsun.artık nerdeyse kör olcaktım.gittim tahlil yaptırdım(kendi isteğim üzerine)açlık400. 16 kasım hastaneye yatış.bu sene 4. senem.Hilalcim sana da çok geçmiş olsun.psikolojini çok güzel yönetmişsin.

  5. esra hanım merhaba
    benim sizden bir ricam olucak.izmirde karbonhidrat sayımını iyi öğrenebileceğim bir diyetisyen önerebilirmisiniz.birde ali GÜZEL bey in telefonunu öğrenebilirmiyim. nesil hanım yeni hasta alamıyormuş

  6. hakan bey merhaba,yesılyurt devlet hastanesınde nesıl hanım var ama yenı hasta alamıyorsa dokuzeylul deki simge hanımı da tavsıye edebılrım.ben ve eşim dokuzeylul de hep bakılıyoruz.ve memnunuz.
    svg.

  7. Çok üzücü aile hekiminin bu bulgulardan sonra hala sekerden şüphelenmiyor olması bendede aynı sey olmustu günlerce gittiğim acillerde boğazlarında enfeksiyon var deyipte ilaç dolu torbalarla eve göndermeleri en son özel hastaneye götürelim deyipte o özel hastanede bana taktıkları şekerli serumla beni komaya sokmaları uyandıktan sonra küçücük bir bebekten turist hastaya kadar buz gibi üşüdüğüm bir yoğun bakım odasında olmam takılmıs sondanın bile ne olduğunu bilmeden hasta bakıcıya o hortumun nerden geldiğini sormam çok sevdiğim badimi makasla kesip aldıkları anadan üryan uyandığım bir yer senelerce ağladığım şuan güldüğüm bir durum ama benim takıldığım tek sey günümüzde artık seker hastalığı konusunda azda olsa bilgi sahibi olmayan yok gibi televizyonlarda sürekli işlenen bir konu her yerde konusulan bu aile hekiminin niye kafası basmamış artık herkesin dilinde olan birsey ya küçümsenen bir hastalık mı acaba sekerim var haa bendede var benim babamda da vardı sunu yedi geçti bizim bir akraba vardı bilmem nereye gitti bilmem ne otunu kaynattı aç karnına içti geçti cahil toplum arasında olabiliyor böyle ama doktor tam anlamıyla okumus ya hani bilmesi lazım değil mii sizcede….

  8. Hilalcigim herseyi cok ictenlikle anlatmisin inanki hepimiz birer adayiz bu rahatsizliga. Allahtan dua etki turkiyedesin en azindan altarnatifleriniz var istersen devlet hastanesi istersen ozel . Burada avurpa denilen bati hapsanesinde ne yaptiklarini bile bilmiyorlar 480 sekerle geldik hastaneye 2 gunde taburcu etiler hic bilmedigimiz bir rahatsizligi googledan arastirarak ogrendik neler yapmamiz gerektigini. allah hepmize acli sifa versin umudum o ki bununda ustesinden gelecek tib

yusuf1903 için bir cevap yazınCevabı iptal et

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Diğer yazılar

%d blogcu bunu beğendi: