Hamilelik Süreci

DM ve HamilelikHamilelik Süreci

Ayşe Dalgıç’ın Yorumu / Hamilelik Süreci
Açıkçası sitenizi inceleyemeden sadece yorumları okuyarak kendimi tutamadan yorum yazmak istedim. Ama yazdıktan sonra ilk iş bloğunuzu inceleyeceğim.
Ben 27 yaşında 1,5 yıllık evli, 13 yıldır kronik tip 1 diyabetus mellitus hastası, 3 kez bebeğini kaybetmiş umutsuz anne adaylarından biriyim. Kimsenin umutsuz olmasını istemem fakat yaşadıklarım bana çok ağır geldi ve bunları paylaşmak istedim.

Ben 15 yaşında bu hastalıkla tanıştığım günden beri bu hastalıkla bir türlü barışamadım. Kendim mikrobiyoloğum ve besinler ile metabolizma ilişkisi hakkında yeterince bilgi sahibi olduğumu düşünsem de şeker dengesizliğimin önüne geçemiyorum. Bildiğiniz üzere şeker dengesi sadece yemek ile orantılı değil. Malum stres sinir….. Her neyse çok uzatmak istemiyorum..
İlk hamileliğim evliliğimin 2. ayında oldu tabi kontrolsüz. 6. haftasında kalp atışları olmadığı için alındı.

2. hamileliğim bu durumdan 3 ay sonra oldu. Bu sefer her şey yolunda giderken (ama yine şeker dengesizliği ve kontrolsüzlüğü ile) 8 haftalıkken aşırı kusmalarım başladı. Ve artık kan kusmaya başladım ve acile kaldırıldım. Ağır ketoasidoz ile hastane heyeti bebek %25 özürlü doğabilir tanısı ile alınmasına karar verdi. Ama ben bu arada 14 haftalık olmuştum. Bu sürecin yaklaşık 15 günü yoğun bakımda geçti. Kusmalarım hiç azalmadı gece gündüz. Sonra malum kürtaj yasası nedeniyle bana normal doğum yaptırdılar. Bebeğimi düşürdüğümde onu kanlar içinde gördüğümde geçirdiğim sinir krizinin üzerimde bıraktığı etkileri anlatamam.

Neyse… Yaklaşık 6-7 ay sonra tekrar hamile kaldım. Ben çok istedim bir çocuğumun olmasını. Sanırım şekerle mücadelemde beni hayata bağlayacak çok büyük bir etken olacağını düşünüyorum onu. 3.sünde de yine aynı kanlı kusmalar tablosu ve trajedisi beni bekliyordu.

Kimseyi huzursuz ve umutsuz etmek istemiyorum bu konuda ama ben bunları yaşadım.

Hala çok istiyorum bebeğimin olmasını ama sanırım artık denemelerim olmayacak. şu bir gerçek ki ben şekerimi dengeleyemiyorum. Dengelendiği takdirde her tip 1 şeker hastasının başarılı olacağı inancındayım ama şahsım hariç…
Herkesin çok sağlıklı ve mutlu olmasını dilerim. Allah hayırlısını nasip etsin herkese….
saygılarımla….

Ayşe Dalgıç

35 YORUMLAR

  1. ayşe hanım merhaba

    yaşadıklarınız cok zor seyler ama sakın umudunuzu kaybetmeyin umut olmadan yaşam olmaz ki pompamı kullanıyosunuz kalemmi bilmiyorum ama pompa kullanmıyosanız düşünün derim benimde bundan 1 yıl önce ha1c hep yuksektı bır turlu dengede tutamıyordum diyabetimi 1 yıldır pompa kullanıyorum şimdi en fazla 7 oluyor ha1c daha rahatım artık birde böyle deneyin derim allah en kısa zaman da nasip eder inşallah hayırlısıyla:)

  2. ayse hanım merhaba

    benım gıbı tıp1 hamıle kalacak olan bayanlar ıcın kötu bır yazı olmus.ama herseyden alınacak bır ders vardır tabıkı.ben bıraz herseyı takan bırıyımdır.oyuzden ole dedım kusra bakmayın.ama fatma hanımın da dedıgı gıbı pompayla bıraz da kendı kontrolumuzle herseyın daha guzel olacagını dusunuyorum.ınsallah bır sonrakı deneyımınız busekılde sonuclanmaz.

    sevgıler.

    • pompa konusundan bilgim var ama maddi anlamda bu duruma pek müsait değiliz eşimle.. 🙁 yani doktorumun bana anlattığına göre sigorta bağkur gibi sosyal kurumların bu konuda bir yardımı yokmuş.. bu nedenle sanırım para biriktirmem gerekli pompa için…

  3. Merhaba,

    yazınızı ağlayarak okudum. Ben de geçen hafta ketoasidoza girdiğim için acile alındım. Bebeğimin 6+5 günlük olduğunu öğrendiğimde çok mutlu olmuştum fakat ertesi gün kalp atışları duyulmadığı için tıbbi tahliye ile gebeliğin sonlandırılması gerektiğini öğrendim. Kürtajla bebeğim alındı. O yüzden çok iyi anlıyorum sizi. Benim de kan şekerim çok dalgalı devam ediyor. Son zamanlarda 300’ün altına inmiyor acilde düşürmeye çalışıyorlar 45’e düştü aniden orada da.
    Ben de öğretmenim lisede. Çocukların sınav stresini ben yaşıyorum. O kadar halsizlik var ki işleri yetiştiremeyeceğim idareye mahcup olacağım diye stes üstüne stres… Bu da kan şekerimi hep olumsuz etkiliyor:(
    Ben de hamile olduğumdan habersiz Esra hanımla insülin pompası ve diyabet kontrolünden konuşmuş hamile kalmadan her şeyin çok planlı olmasını düşlüyordum lakin korktuğum başıma geldi. Üç kez aynı olumsuzluk hayli yıpratmiştır sizi.

    Ümitvar olun inşallah Allah sizi bebeğinize kavuşturur ve çektiğiniz acıları unutturur…

    • STRES!!! maalesef her kötü şeyin tek sebebi kendisi… aslında biraz polyana olsak sanırım birçok kötü şeyi iyimserlikle yani hani ‘bardağın dolu tarafını görerek’ karşılasak sanırım birşey kaybetmeyiz.. eminim kazanan biz oluruz.. en sevdiğimiz bardak mı kırıldı.. e kırılsın başka bardak mı yok diyebilmek lazım en basit örnek olarak.. ama biz napıyoruz ağlarız bile kırdık diye.. hiç unutmuyorum lise de karnemde bir tane 4 vardı diye 1 ay ağlamıştım.. e delilik işte:) üniversitede neden birinci değilde ikinci oldum diye aldığım diploma notuna asla sevinemedim ve herkese o töreni zehir ettim:S ne diyeyim ki… pişmanlıklar… artık herşeye daha sağlıklı ve iyimser bir şekilde bakıyorum.. bu hem kendi mutluluğum hem de çewremde herkesin mutluluğu için çok önemli.. herkese tavsiye edebileceğim tek şey var:) elinizde ki bardakların dolu kısımları zaten hayatınızda sizi mutlu edebilecek kadar çok emin olun… ve o boş kısımları doldurmakta sizin elinizde:)
      herkese sağlıklı ve huzur dolu bir an diliyorum.. hayat zaten tek bir an gibi yaşanmalı çünkü:)

  4. Ayşe Hanım merhaba,
    İlk olarak hoş geldiniz emin olun ki, doğru yerdesiniz şeker hastalığı adına ne arıyorsanız bu blokta bulabilirsiniz.
    Yaşadıklarınız bir insan için çok ama çok fazla, ama hayat denen şey de böyle bişey sanırım.Her şeye rağmen yaşıyoruz ve yaşıyorsunuz.Sözlerim sizin yaşadıklarınızı kanıtsamak gibi gelmesin lütfen.Bebeğiniz için size ve eşinize başsağlığı dilerim.Allah en kısa zamanda bir evlat nasip etsin inşallah.

    “Umut iyi bişeydir, hatta en iyi şeydir ve iyi bişey de asla ölmez”…
    Daha iyi güzel haber ve yorumlarınızı okumak dileyiğle.
    İyi günler.

    • teşekkür ederim hatice hanım.. umutsuz olmamak gerek.. evet belki çok klişe gelecek söyleyeceklerim ama… elim ayağım tutuyor gözlerim görüyor.. yani her ihtiyacımı kendim karşılayabiliyorum.. daha ne isterim ki Allahtan.. asla özürlü vatandaşlarımızın durumunu eleştirmek adına söylemiyorum.. dediğim şu; onların yaşamları o kadar zor ki ben burda yaşamımdan şikayet edecek konumda değilim… evet evim yok arabam yok yada dört dörtlük sağlığım yok ama yaşıyorum ve yanımda eşim var ailem var ve en önemlisi sevdiklerimin yüzünde gülümseme var… sağlıklı olmaya çalışıyorz inanın ötesi yok.. ötesi fazla.. ve ben fazla olan herşeyden korkarım… fazla para fazla sağlık fazla mutluluk fazla… fazla… herşeyin standartından yanayım.. evet standart her nefse göre değişir ama benm nefsim fazla olan herşeyden korkmayı öğrendi.. ben kiramı ödeyebileyim yemeyimi yapabileyim insanlarla güzel güzel diyaloglar kurabileyim yani minimal yaşamakla mutlu olabileyim yeter bana:) e tabi şu kşekeri de 150lerde tutabilsem hep çok daha ii olur ama işte:) bazen 20lere düşüyor bazen de 300lere çıkıyor ne yapayım…

  5. ayşe hanım mrb.

    benim eşim tıp 1 diyabetli.bizde 10 yıllık evliyiz.bizde sizi gibi çok istedik bir bebeğimiz olsun.günlerce ağladığımı bilirim.okadar çok tedaviden geçtikki eşime çok ilaç yüklemesi yapıldı ben o yüzden olduğunu düşünüyorum eşimin böbrekleri zarar gördü.tedavimizi bırakmak zorunda kaldık hayat bitmiş gibiydi sanki benim için eşim rahatsız bebeğimiz olmuyor.ama inanın şimdi o ağladığım kendimi yıprattığım günlere gülüp geçiyorum şuan.ben sadece anne olmak istiyordum ve inanıyordumki doğuran değil büyüten anne o yüzden yuvdan evlat edinmeye karar verdik ki yuvamıza kucağımıza aldığımızda 20 günlük şuan ise 3 yaşında dünya dünya tatlısı bir oğlumuz var.onu sadece doğurmadım ama bana bütün annelik eşime babalık sevgisini yaşattığı için ona tşk ediyorum iyiki o benim oğlum ve eşimin oğlumuzun sayesinde hayata sıkıca sarılmayı bu hastalığınlada savaşmayı öğrendi oğluma minnettarım.ben oğluma olan sevgimi anlatmaya kalksam kitaplar almaz yanlız şunu unutmayın kısacık dünyayı uzatmak sizin elinizde hiç kafanıza takmayın üzülmeyin dünyanın sonu değil aksine belkide güzel günlerin başlangıcı yeterk anne olmak isteyin.

    mutluluklar

    • ne mutlu.. Allahım verdiğiniz sevginin bin katını almanızı nasip etsin inşallah.. doğurmak değil anne olmak.. sevgi saygı dolu bir yürek büyütebilmek anne olmak… bunun bilincindeyim.. fakat eğer doğurabilme yeteneğim varsa bu deneyimi yaşamak istiyorum sadece…

  6. Ayşe hanım merhaba

    yazınızı okuyunca etkilenmemek mümkün değil.. ben diyabet diyetisyeniyim. Yazınızı okuyunca size karbonhidrat sayımında yardımcı olmak istedim.twitter hesabımdan eklerseniz size yardımcı olmaya çalışırım….

    sevgiler

  7. Ayşe hanım yazınızı okurken gözlerim yaşla doldu:(( çok zor günler ve çook acılar yaşamışsınız..Rabbim’den hiç bir zaman ümidinizi kesmeyin,yaşınız çok genç nerde,ne zaman ,ne olacağı hiç belli olmaz..her şerde vardır bir hayır.Acılar paylaşıldıkça azalır,sevinçler paylaşıldıkça çoğalır..inşallah en kısa zamanda hamile kalıp,hayırlısıyla bebeğinizi kucağınıza alırsınız..Stres kan şekerini olumsuz yönde etkiliyor..Lütfen yaşamış olduğunuz acıları(biliyorum demesi çok zor) bir torbaya koyup ağzını sıkıca bağlayın ve asla o torbanın ağzın açmayın uzağa fırlatın..pompa kullanıyormusunuz.? kullanmıyorsanız araştırın ve düşünün derim..Demişsin ki;’kimseyi huzursuz ve mutsuz etmek istemiyorum’ senin yaşadığın acıların aynısın diyabetli anneler,diyabetli çocuğu olan anneler yaşıyor…ateş düştüğü yeri yakıyor canım o yüzden sakın rahatsız olma emi.!! Bir de bol bol dua et..Allah’a sığın..dualarım seninle lütfen ümitsizliğe düşme.. vazgeçme…

  8. Sevgili arkadaşlar bende size kendi hikayemi anlatayım. Belki örnek olur belki umut olur. Diyabet ve hamilelik konusunu görmüştüm daha önce ama fırsatım olmadı bir türlü yazamadım. Neden fırsatım olmadı diye sorarsanız  kuzularım henüz 20 günlük o yüzden yazamadım. 
    16 şubat Dedeman otele gelen katılımcılardan tek hamile olan bendim belki orada görmüşsünüzdür beni. O zaman 8 aylık hamileydim. Kocaman bir karnım vardı dikkat çekmeyecek gibi değildi.
    Geçen sene ocak ayında başladı şikayetlerim zamansız uykular bulanık görmeler ve diğer belirtiler. Konduramadım tabi. Bu arada bir düşüğüm vardı kalp atışları olmadığı için alınmıştı bebeğim. Eşimle neden bebeğimiz olmadı diye doktora gittik bazı takipler yapıldı ve bana yumurta sayısını artıran bir ilaç verildi. Ocak ayında onu kullanmaya başladım. İlacın çok kötü etkileri oluor bana sanıyorum hep. 3 ay boyunca dahada kötüleştim. İlacın prospektüsünde gerçekten de bulanık görme yan etkisi yazıyordu. Bende bana olan herşey o ilacın suçu sanıyorum. Sonra olmadı beceremedi bu doktor deyip değiştirmeye karar verdim. Engin hocama gittim. Evrencim yumurtalık kapasiten çok kötü dedi. Nasıl olurdu bu. Aylardır bana böyle bişey söylenmemişti. Testler gerçektende kötü olduğunu kanıtlamıştı. Yaşta 33 olacaktı artık ve acele etmem lazımdı ve tüp bebek yapmaya karar verdim. Diğer ay gittiğimde seni daha da kötü gördüm dedi doktorum. Ay ay depresyonum da artıyordu şikayetlerimde. Toparlamam lazım diye düşündüm çok zor günler geçiriyordum ve canım eşime kıyamıyordum. Hep benim yanımdaydı ve ben haksızlık ediyordum ona. Kısa bir tatile gittik. Dönüşte düzeleceğim dedim.
    İlk iş haşimato hastası olduğum için sağlık ocağına gidip kan vermek oldu. Aktara gidip otlar ballar polenler bişeylerde aldım. Moralim de tavan. İki gün sonra sonuçları aldım. Oda nesi. Şekerim 265 ve Hba1c=9.5 . Nasıl yani. Tiroid derken karşıma şeker çıktı. Bu seferde başka dert çıkmıştı karşıma. Çok ağladım ama bebek düşüncesi herşeyi kabullendirdi. Öyle sıkı bir diyet ve Program ayarladım ki kendime anlatamam. Tüp bebek işlemlerinide Temmuz ayında başlattım. 9.5 di hala ama şeker ölçümlerim son adet tarihimden itibaren iyi gidiyordu. Kaliteli yumurtalar üreteceğimi hissediyordum. Ve mutlu son ben hamile kalmıştım. Doktorum beni hep çok korkuttu şekere dikkat diye diye. Bende o korkularla disiplini hiçbir öğün bile bozmadım. Çok çok iyi baktım kendime ve baktılar bana. Annem babam ablam ve eşime hiç borcumu ödeyemem. İnsülin Humulin N ve humulin R kullandım. Hamilelik dönemlerim boyunca hep değişti sonunda 3 katına çıktı toplam 60 üniteye. Her 3 haftada bir endokrinoloğuma ölçümlerim ve kan testlerimle gittim. İyi takip ettirdim kendimi. hAşimatodan dolayı TSH gibi hormonlarımda sürekli oynadı. 3 haftada bir onada baktırıp ilacımın dozu ayarlandı.
    Benzoru başardım arkadaşlar. Tip1 diyabet ve Haşimato hastası olup İkiz bebeklerimi sağlıklı dünyaya getirebildim. Bu arada büyük bir kanamada geçirdim. Kusmaları ikiz olduğu için daha ağır geçirdim. Hatta gıda zehirlenmesi bile atlattım 8 aylık hamileyken. Ama kızlarım benden vazgeçmediler.
    Disiplin ve moralle şeker ortalamam zamanla düşüş gösterdi. 7 lere düştü önce sevindik. Sonra 6 lara, en sonda 5.1 oldu.
    İşte böyle arkadaşlar. 37 koskoca hafta çok zor geçti ama müthiç iki armağan aldım allaha bin şükür. Sizde yaparsınız sizde başarırsınız. İki kızımla birlikte isteyen herkes için dualar edeceğiz.

    • nasıl sevindim anlatamam yazdıklarınız karşısında… Allahım inşallah çok çok sağlıklı ve mutlu bir hayat nasip eder kızlarınıza.. ve umuyorum aynı mutluluğu bu konuda umutsuzluk yaşayan herkes yaşar…

  9. Ayşe Hanım Merhaba,

    Ben tip-1 diyabetli kadın olup ta hamilelik sürecini harika geçiren bir anne pek duymadım. Çocuklar elbette öyle ya da böyle doğuyor. Ama o 9 aylık süreç tip-1 diyabetli anne için oldukça zorlu geçiyor.

    Bu yazı için de size ayrıca teşekkür ederim. Doktorlar tip-1 diyabetliler de anne olur mantığından yola çıkarak her tip-1 diyabetli kadını anne yapmaya çalışıyor. Aslında olunabilecek ve güzel bir şey ama anlatıldığı kadar da pembe değil bu süreç. Bu kadar da pembe olmadığını gösterdiğiniz için teşekkürler.

    Emine Hanım’ı bloğumuzda tanıma fırsatınız hiç oldu mu bilmiyorum. Hemen hemen benzer şeyleri yaşamışsınız. Emine Hanım’ın da kaybettiği bebekleri oldu. Ama ben bu kadın ile tanıştıktan sonra ilk şunu dedim; ‘galiba aklını hafiften kaybetmiş.’ Çünkü ilk telefon görüşmemizde o kadar şen şakrak bir ses tonu vardı ki! Ama yaşadığı şeyler de bir o kadar acı ve zordu. Benim ilk algım olan aklını kaybetmiş algısı Emine Hanım’ı tanıdıkça oldukça değişti. Ne olursa olsun yaşama ve etrafındaki yakınlarına tutunmuş bir kadın profili çıktı.

    O yüzden tutunmak lazım. Çocuk olmadıysa olmadı demek lazım. Yılmamak, yaşanılanlar altında ezilmemek lazım. Rana Hanım gibi olmak lazım. İllaha çocuk istiyorsam illaha kendi çocuğum olacak şeklinde bir beklentim olmaması da lazım hayattan. Rana Hanım gibi kendine muhtaç bir çocuğu alıp onun büyümesini izlemek lazım. O çocuğa değer katmak, onun hayatındaki sihirli değneğe sahip peri olmak lazım.

    Bu noktada özellikle Rana Hanım’ı tekrar ve tekrar tebrik ediyorum. Yürekten alkışlıyorum. Ama ben eğer çocuk beklentim olursa bu hayattan sizler gibi hiç denemeden gidip bir çocuğun hayatına hayat katmayı yolun başında yapacağım. Ben ne olursa olsun tip-1 diyabetimle doğacak bir çocuğun hayatında bana göre kumar oynamayacağım.

    Bloğumuzda tip-1 diyabet konusunda oldukça deneyimli ve kıdemli bizler varız. Destek olmaya her zaman varız size. Aynı zamanda işin profesyonelleri, tip-1 diyabete gönül vermiş uzmanlarımız da var. Tıpkı Nesil Hanım gibi. Ki Nesil Hanım ile lütfen iletişim kurun.

    Size toparlanmak lazım, hayat böyle işte, ölüm de bizler için, yaşam da bizler için demeyeceğim. Üzülün. Ve hatta olduğundan fazla üzülün. Ama sonrasında toparlanmanız lazım. Etrafınızda size ihtiyacı olan çok fazla yakınınız olduğuna eminim 🙂

    Bir de lütfen artık çocuk yapmak için kendinize eziyet etmeyin. Size ihtiyacı olabilecek bir çocuğa hayat verin.

    sevgiler

    • haklısın.. ne diyebilirim ki.. ben umutsuz değilim aslında.. sadece 1,5 yıl içerisinde aynı şeyi 3 kez yaşamak birzcık ağır gelmiş olabilir..
      ben çalışma aşığı bir insanım.. hani yerinde duramayan tiplerden;)
      hani boşuna demiyorlar ya: şeker hastalığı şeker gibi insanlarda olurmuş;) evet çok zor oldu bunu kabullenmek.. hem de çok..
      bu hastalığa 15 yaşında zorla merhaba dediğimde hastalığa savaş açmışcasına gün içinde hiçbirşey yemeyip izmir kız lisesinde okurken koca günde sadece 1 paket biskrem yerdim.. evet delilik!!! ama bunu yaptım hemde 1 yıl boyunca. ve yıllarca doktora gitmedim. kafama göre kullandım insülinleri.. benimle şekere bir savaştı sadece. ama yanlıştı hem çok büyük bir yanlış.. şeker hastası çocukların ailelerine çok büyük sorumluluk düşüyor. benim ailem malesef bu konuda çok cahildi ve maalesef yanımda olamadılar. herneyse diyeceğim o ki ben artık şeker ile barış imzaladım;) ve umuyorum ki yaşım çok geçmeden o bana nur topu gibi bir evlat sahibi olmama tanıklık edecek:) herkese teşekkür ederim

  10. Merhaba arkadaşlar ve Esracım,

    Yazıları ve yorumları 1 saat kadar önce okudum.Gözümün önünden yaşadıklarım gecti ki, nasıl bir cümleyle arkadaşlarıma destek olabilirim diye düşünmekteydim. ardından senin yorumunu okudum ve işte dedim Esra cümlelerimi resmen toparlamış.

    Öncelikle ben 21 yıllık tip 1 diyabetim.6 yıllık evliyim 2 tanede bebek kaybettim.İlk bebeğim 2 aylıktı ve patoloji sonucu hücre eksikliği diye geldi.

    2. bebeğim ise henüz 1.5 yıl olcak.gayet planlı bi gebelik olsada inanılmaz acı tecrübe üzüntü mutluluk herşeyi öğretti.Beni feleğin çemberinden geçirdi diyebilirim.3 ayımızda gastroşizis olduğunu öğrendik.Yani bağırsakları dışarda kalmıştı ve böyle büyüyordu. Doğduğunda ameliyat olcaktı ve düzelicekti en iyi doktorlarımız böyle söyledi.Fakat 5 ayda işler ters gitmeye başladı hem hormonlar hem bu moral bozukluğu şekerler tavan yaptı. Hba1c değerim 6.1 den 9.3 olmuştu.

    Beni derhal Hacettepe’ye aldılar ve 12 gün sonunda sonlandırma kararı çıktı.10 bin gebede 1 görülen bu olay 2.bebeğimi de benden aldı.Otopsi sonucum geldi ve diyabetle alakası yok bir daha deneyebilirsin dendi genetik uzmanları tarafından.

    21 Saat süren zorlu bi geceden sonra kalsın dedim ve inanın fikrim hala değişmedi.Kim anne olmak istemez ama zorlamamak lazım.Başaranlara hayranım ama herkes o kadar şanslı olmuyor.

    Tabiki çok üzüldüm ama en büyük hatayı kimseyi üzmemek adına içime atarak yaptım.Atmayın ağlayın ama sakın hayata küsmeyin. Sütüm de geldi 6 ayda 15 kilo aldım ama hayata olan DELİ GİBİ 😀 bağlılığm bi kaç ay içinde toparlanmama neden oldu.Ailem ve eşim bana destek olanlar sağolsunlar tabi.
    Esracım kafayı yemek üzerekyen tanıdım seni iykide tanıdım o zamanlar boşvermişlik vardı gülmekten başka yapcak bişiy yoktu belkide, ağla ağla nereye kadar 😀 dimi

    21 yılda diyabetimle ilgilide sıkıntılar yaşadım ama inanın gülüp gectim çoğuna olmuşla ölmüşe çare yok malesef.Giden gider kalan sağlar bizim.

    Doktorlar benden hevesli aa yaşın geccek kesinlikle yap ne demek vazgecmek deselerde,asla Esracım dediğin gibi pembe olmuyor hiçbirşey.

    Sağlıklı değiliz olmaya çalışıyoruz,ama bir bebeğe sağlıklı bir anne lazm hem bedenen hem ruhen.

    Fikrim değişirde bir gün anne olmak istersem tekrar ki ben anne oldum tattım o duyguyu sadece kucağımda bebegim eksikti.Şimdi daha bilinçliyim daha bilgiliyim ve kesinlikle pompa taktırım arkadaşlar.En yakın arkadaşım bunu pompayla ve güzel bir diyetle başardı maşallah.

    Burda olmak bu olaylardan sonra Esra seni tanımak bana kattıkların anlatılmaz yaşanır.

    Hayat geçmişe bakarak yaşanmıyor arkadaşlar.Bu gün ne kadar mutluysak o kadar iyiyiz demektir.

    Dahada iyi olmanız dileğiyle…sevgiler….

  11. Ayse hanim bende okurken cok duygulandm. bende hic beklemedigim zaman evliligimin ilk gunlerinde hamile kaldim ve suanda 11 haftalik olduk ikiz bebek bekliyoruz.benimde sekerim cok cok duzenszdi esra ablam sayesnde onun buyuk yardinyla pompaya gectim. en cok korktugm seylerden biriydi cocuk sahibi olamamak. ama boyle bile olsa bu takdiri ilahi.. Bebeklerinizi kaybetmenizin sebebi ni diyabete baglamayin hayirli olmadigini dusunun. allahim en iyi zamabda en guzel sekilde vu gunlerinizi animsatmayacak sekilde tekrar nasip eder onsallah size.

  12. Esra ablacim yorumunu yeni okudnum. ben senn gibi dusunmuyorum. bu bu bebegin hayatinyla kunar oynamak fegil. bence senn boyle dusunmenede cok sasirdim. bi cok anne var sennde tanidigin bebeleri gayet saglikli.. Bende su siralar sana uzun bi mail yazmayi duaunuyodm gecrdigm surecle ilgili suanda vazcaydim:-) allahin izniyle bebeklerimi sag salim kucagima alip sanada ozellikle ballandira balladira anlatcm suanda tlfndan yaziyorum uzatamiyorum ama hayræisyla bi dogun yapayim kendime geldigimde ilk seni arayacam:-) cok opuyorum ablacm:-)

    • Zeynep’cim Merhaba,

      Kumar oynamak doğru bir tasvir olmadı galiba. Risk ile özdeşleştirmek istemiştim kumar oynamayı.

      Elbette birçok tip-1 diyabetli anne ve çocukları hamilelik sürecinin sonunda sağlıklı oluyor. Ama yine de 9 aylık zaman tip-1 diyabetli anne ve doğacak bebek anlamında hayatta alınabilecek önemli bir ‘risk’.

      Fikir ayrılıkları güzeldir 🙂 Ki bir cümle vardır. Bilirsin bence sen. ‘Herkes aynı şeyi düşünüyorsa, hiç kimse fazla bir şey düşünmüyor demektir.’ 🙂

      Bu arada bebekler kelimesindeki ‘ler’ çoğul ekine de halen alışamadım. Bala ve şekerli bilumum cümleye de karşıyım 🙂

      sevgiler

  13. Hamile kadinin dualari kabul olurmus ablacim 🙂 dualarimdasinn:-)

    sukurler olsun annemden babamdan baldan tatli kayinvalidemden kilometrelerce uzaktayom ama kimseye ihtiyacm yok

    bende bu duruma bende hayranim ne bi bulanti ne de dusuk tehlikesi ne sekerim de ufacik bi yukselme hicccc bise yok:-)

    sunu da itiraf etmeliyim ki beni evlilige bir adim daha yaklastiran, bi nebze daha cesaretlendiren cift esref abicigim ve senin ablacigim:-) 15 gun sonra arayacam esra ablacigim o zaman kadar ozle bizi:-)

  14. esra hanım merhaba ben de bu dusuncenıze gercekten şaşırdım:(
    bız ıkımızde karı-koca olarak tip1 dıyabetlıyız ozaman çifte kumar oynuyoruz:)ayse hanımın emıne hanımın yasadıklarını da bız yasayacagız dıye bır kaıde yok bence.denemek ve en ıcten dılekle ıstemek en onemlı sey dıye dusunuyorum.eger olmazsa bu Allah ın takdırıdır.sevgıler:)

  15. Selen hanim
    kesinlikle katiliyorum. diyabeti olmayan anneler bebeklerini kaybettiginde olabileck gibi gayet normal gibi kataiæanitleb neden bizim annelerimiz bebeklerini kaybettiginde seker nedeniyle kaybettigini dusunuyolar anlam veremiyorum. ayrica benim cocigum hasta dogacksa ve en buyuk riski diyabetse memnuniyetlee kabul eferim. onun piskolojisini en iyi ben anlatim onun ne yasadigini en iiyi anlarim. biz anlariz.

  16. Merhaba arkadaşlar,

    Ben ilk hamileliğimde diyabetli değildim, ya da henüz bilmiyorduk.
    Ve ilk hamileliğim kürtajla sonuçlandı. 2,5 aylık hamileyken bebeğim karnımda öldüğü için tasfiye edildi. Bir kadın için, çok zor bir durum uzun süre üstümden atamadım, ultroson fotoğraflarını halaaa saklarım… Sonuç da diyabetli olmasanız bile gebelik de bu tür talihsizlikler yaşanabiliyor. Tüm bu olanları sadece diyabete bağlamamk lazım diye düşünüyorum. 2. hamileliğimde çok zor ve diyabetli bir süreç geçse de çok şükür kızımı sağlıkla kucağıma alabildim. Hatta 2. bir bebek düşünüyordum tüm zorluğuna rağmen. Sevgili arkadaşım Esracığıma burada katılmıyorum, bu bir risk değil, bu bir seçim. Kontrol altında olduğunuz sürece ve yaşayabileğiniz sıkıntıları bilerek hazırlıklı bir işekilde gayet de güzel anne olabilirsiniz. Ama bazı şeyler biraz da kaderdir. Ya da zamanı vardır. Ayşe Hanım ve emine Hanım’ın yaşadıkları elbette ki çok zor çok extreme durumlar. Ama umut hala var allahın izni ile. Eğer tıbbi anlamda bu iş gerçekleşemiyorsa de Esracığımın dediği gibi bir yavruyu evlat edinerek de Annelik yaşanabilir. Anne olmak sadece doğurmak değil gerçekten. Bu arada 2. bebekten vazgeçmek zorunda kaldım, çünkü böbrek yetmezliğim ortaya çıktı. Hem haşimata hem Tip2 diyabet hem böbrek yetmezliği 2. bir hamilelik için benim adıma gerçekten bir risk… allah evladıma uzun ömür versin. Üzülsem de şükür diyorum, bundan sonra ki düşüncem, sağlıklı bir anne olmaya çalışarak evladımla hayatımı yaşamak….. Hepinize sevgiler…

  17. Merhaba herkese… blogu pek takip edemiyorum, bu yazıyı da “tip1 diyabetli anneler” facebook grubumuzdaki paylaşımdan okuma şansım oldu. Tip1 diyabetli bir anne olarak diyabetli bir kadının hamilelik süreci ve sevgili Esra’nın yorumuna dair şunları yazmak isterim;
    1. Bir jinekologun ifadesidir; her hamilelik bir yolculuktur. Her kadının hamileliği aynı olmayacağı gibi, aynı kadının bir hamileliği de diğeri ile de aynı olmayabilir. Bu nedenle yaşanmış hikayeler bizim için ders alınacak hayat notları olmalı, anne olma yolundaki istek ve gayretimizi azaltmamalı. Biz kadınlar ve erkekler minik bir kulun yaratılmasında sadece aracıyız. Allah ol der ve olur…O dilerse diyabetli kadın ya da erkekten sağlıklı bir bebek de doğar, sağlıklı bir kadın ve erkekten diyabetli bir bebek de… Bizlerin amacı hastalıksız nesiller dünyaya getirmek değil, ki buna malik de değiliz. Allah Bakara suresi 155. ayetinde şöyle buyuruyor; “Andolsun ki sizi biraz korku ve açlıkla, bir de mallar, canlar ve ürünlerden eksilterek deneriz. Sabredenleri müjdele” Dilerim sabredenlerden oluruz…

    2. Gelelim “risk” olayına:) Esra eğer anne olursa eminim dünyadaki en pimpirikli en özenli annelerden biri olacaktır:) diyabetten dolayı bebeğine gelmesi ihtimal bir parçacık olumsuzluğa bile tahammül edemeyeceği için anne olma isteğine azıcık dur demiş bence. Yoksa başka türlü düşüneceğini sanmıyorum:)

    Sevgiler

    • Esra hanım çok teşekkürler inceleyeceğim.. Ayrıca yazıma önem verip anasayfada yayındaığınız için ayrıca teşekkür ederim.. içimde birikmiş kelimelerin cümleleşmesini sağladınız… ‘benim gibi olanlar’ dersem kimse yanlış anlamaz umarım ama çewremde ki insanlara bu konulardan bahsetmek karşımdaki için oldukça sıkıcı olabiliyor maalesef… bu nedenle benim gibi olanlar ile bu konularda konuşabilmek insanın deşarj olmasını sağlıyor…

  18. okuduğum yazının hamilelik kısmı hariç 🙂 aynı şeyleri yaşıyorum bende çocuğum olmasını çok istiyorum sanırım sayenizde dikkat etmeye başlıycam 🙁

  19. herkese merhaba..
    yazınızı ağlaya ağlaya okudum. hamılelık hormonunun etkısını gormezden gelemem ama korkularım vucut buldu resmen.
    blogu cok nadır takıp etsem de – ki artık psıkolojık destek ıcın daha sık takıpcısı olucam- bu yazıyı gorunce dıle getırmeden edemedım.
    ben yaklasık 1 yıldır tip1 dıyabet hastasıyım.hastalıgı kabul etme ve alısma evrem yenı bıttı dıyebılırım.
    gecen hafta 4 haftalık hamıle oldugumu ogrendım.7.9 hba1c degerı ıle basladım bu maratona.plansız bır hamılelık oldu benım ıcın.mukemmel bır sevınc elbet ama ılk hıssettıgım duygu korku oldu.cunku 4 aydır ınsulın yeırne haplarla tedavım devam eıdyordu enteresandır doktorumun tedavı denemesı buydu fakat yanlıs yaptıgını farkettım hem tedavı turu hem de doktorumu degıstırdım.
    suanda ıkı gun yuksek gıden sekerım ucuncu gun hıpoglısemı goruyor ve sonra tekrar yukselıyor.ve tum bu dengesızlıkte ben kahrımdan ölüyorum cunku korkuyorum.bebegıme bırsey olmasından cok korkuyorum.sureklı dua etmeme ragmen kendımı sakınlestırmem cok zor oluyor..
    guzel seyler yasanmalı elbet umut devam etmelı ama korkularımız ne olucak?

    • Kübra Hanım Merhaba,

      Hoş geldiniz 🙂

      Hangi ilde yaşıyorsunuz bilmiyorum ama en doğru doktorları bulmanız lazım. Ancak korku ve şaşkınlığı atlatıp aksiyon almanız lazım. Yoksa boşa zaman kaybedersiniz.

      Ben tip-1 diyabetle tanıştığım günden bu yana hiç şok durumunu yaşamadım. Galiba durumun farkına bile varmadan alışkanlık haline geldi. Umarım en kısa sürede bu şaşkınlık, korku ve endişeniz geçer.

      sevgiler

Esra Avcı için bir cevap yazınCevabı iptal et

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Diğer yazılar

%d blogcu bunu beğendi: