Ahmet’in Okul Çağındaki Diyabeti ve Yaşadıklarımız

Çocuklar ve T1DAhmet’in Okul Çağındaki Diyabeti ve Yaşadıklarımız

Özlem Hanım ile dün telefonda uzun uzadıya konuştuk. Bana detaylıca anlattı. Ben de hem blogta hem de sosyal medyada sesinize ses oluruz dedim. Aynı zamanda Özlem Hanım’a biraz da rehberlik ettim. Umarım bu konuya hızlıca çözüm gelir.

Sizlerle Özlem Hanım’ın bana bugün gönderdiği maili aşağıda paylaşıyorum.

Image

Oğlum  Ahmet’e beş buçuk yaşında iken, geçen yıl anaokulu dönemine yeni başladığımız Kasım ayı içerisinde, diyabet teşhisi konuldu.

Bir haftalık hastanede yatış sonrasında taburcu edildik. Sonrasında okula hiç ara vermeden devam ettik. Öğretmenlerle, okul ve aile işbirliği ile sorunsuz bir şekilde eğitim ve öğretim yılımızı tamamladık.

Ahmet bu yıl 2013-2014 eğitim ve öğretim yılında ilköğretime başlayacaktı. Bununla birlikte kaygılarımız arttı. Okul araştırmalarına başladık ve en iyisi özel bir okulda diyabetini kontrol altında tutmanın daha iyi olacagını düşünerek Nazilli’de Özel Yüzyıl Bezci Koleji ile görüşmeye gittik. Ahmet’in durumunu okul idaresi ile paylaştık. Ahmet’in tip-1 diyabet olduğunu söyledik ve bu konuda onların da okul hayatı dönemlerinde anlayışlı olmalarını istedik. Öğle yemeklerinde Ahmet’in beslenmesi ve insülin iğnelerinin yapılması için okulda bulunacağıma, ara öğünlerini hazırlayıp okulda bulunduracağıma onlara düşen görevin Ahmet’in şeker ölçüm zamanlarında kontrollerini yapmalarını, oğlum saat kavramını bilmediği için şeker ölçüm saatin geldi ve ara öğün saatinde beslenmesini alması gerektiğini hatırlatmalarını istedim. Onlar için hiçbir sakınca olmadığının sözünü de aldıktan sonra kayıt işlemlerimizi yaptırdık.

Okulun açıldığı ilk günlerde öğretmenlere bilgilendirme toplantısı düzenlemeleri için yardım istedim. Onlara hipoglisemi ve hiperglisemiden bahsettim. Bunlar oluştuğunda nasıl davranmaları konusunda bilgiler verdim. Bu durum derste yaşandığında hiç bekletilmeden önce şeker ölçümü yapılmasının ardından gerekli durumlarda revir odasını alınmasını, tuvalet ve su ihtiyacının karşılanması konusunda esnek davranılması ve durumun diğer öğrencilerle paylaşılmasını sıkıntı oluşmamasını istedim. Glukagon iğnemizi de tüm okulun ulaşabileceği en yakın dolabımızda tutulmasını sagladık.

Her şey çok güzel giderken Ahmet okul hayatına başladıktan kısa bir süre sonra şikayetler artmaya başladı. Öğretmeni Ahmet’in sürekli ilgiyi dağıttğıını ve sinirli bir çocuk olduğunu okula her öğleyin gittiğimde söylüyordu. Buna bağlı olarak arkadaşları arasında sürekli konuşulan bir çocuk haline gelmişti. Derslerde yaşadığı hipoglisemi esnasında dikkatini toparlayamama, ilgisizlik halini sürekli hiperaktivitesine bağladılar. Sanki dersleri dağıtmaya diğer arkadaşlarının da dersle ilgilerini bozmaya çalıştığını ve bunu bilinçli yaptığı düşüncesini kafalarından atamadılar. Oysa hipoglisemi yaşarken bunları bilinçli yapmak ne kadar doğruydu. Çünkü öğretmenimiz  Ahmet’in şekerini ölçmek için dersinin bölünmesini istemiyor ve Ahmet’e yardımcı olması için rehberlik servisinden de yardım istemiyordu. Bu durumu idareyle konuştuğumuzda kendimize başka okul bulma arayışlarına başlamamızı, aksi taktirde diğer öğrenci velilerinden okul olarak tepki alacaklarını sözlü ifadeyle kendileri belirttiler. Oysaki revir odası denilen oda sürekli kapalı tutuluyordu. Geçtim ki doktoru, hemşiresi dahi yoktu. Çünkü bizim bu isteklerimizin arkasında diğer velilerden alacakları tepkilerden endişelendikleri için bu sınıfta Ahmet’ten başka çocuklar da var, biz sadece Ahmet’le ilgilenmeyiz, tenefüsü beklemesi gerektiğini ifade ettiler. Onlar Ahmet’in dersi kaynatıp kaçamak yapacağını düşündüler.

Geçen hafta yaşadıgımız olayda bir tenefüs öncesinde 80 gelen şeker sonrasında derse girdikleri için ara öğün verilmemiş. Diger tenefüse kadar bekletilerek şekerinin 49’a düşmesine, neredeyse koma haline giden bir durumla karşı karşıya bırakmışlardır. Neticede oğlum derse katılmaya elverişli olmadığı için suçlamalar yapılmış ve neymiş yazmak istememiş, yok derse katılmamış falan filan.. Çocuğun hali mi kalmış bütün bunları yapmaya acaba. İyi bir eğitimci olmak her şeyi gözardı etmek midir? Bütün bunları anlayabilmek için kendi çocuklarının ya da yakınlarının mı bu durumu yaşaması gerekiyor acaba….  Bu durum beni fazlasıyla üzdü. Neymiş bütün okuldaki öğrenciler ve öğretmenler bu durumun evdeki aile hayatlarına yansıdığı için rahatsız oluyorlarmış. Çünkü çok dikkat çekiyormuşuz.

Bu okul Ahmet’in diyabetini kullandığını düşünerek bundan dolayı rahatsızlıklarını farklı sebeplerle bahaneler yaratıp sırf diyabet diye biz sizin çocuğunuzu istemiyoruz diyemeyip, altı bucuk yaşındaki çocuğumuzun diğer öğrencilere zarar veriyor, diyabetiyle dikkat çekiyor gibi bahanelerle velileri kışkırtmaya, hatta velilerden yazılı dilekçe isteyip çocuğumun okuldan atılması için ellerinden geleni yapmaktalar. Biz artık sizin çocuğunuzun sorumluluğunu almak istemiyoruz. Ahmet’in özel eğitim gerektiren bir okula gönderilmesini ve bakamayacaklarını sözlü ifade ettiler. Bu konuda psikiyatri uzmanı ve psikolojik danışmanla (bunlardan sürekli düzenli hiperaktivite ve dikkat dağınıklığı konusunda yardım almaktayız) görüştüğümde durumun tamamıyla okulun dikkati aslında farklı bir yöne çekmeye çalıştığını, asıl genel sorunun diyabet olduğunu ve bunu açıkça dile getiremediklerini, dolayısıyla farklı bahaneler öne sürerek sorumluluk almak istemediklerini ve okul kalitesini düşürücü yönde etki olmaması için kaydının silinmesinin en doğru çözümü olarak bakmaktadırlar.

Oysaki Milli Eğitim Bakanlığı bu konuda genelge yayınlamış ve bütün okullara göndermiştir. Genelgede diyabetli bir çocuğun okul haklarından bahsetmekte, sağlık müdürlükleri denetimler yapmakta, okullara broşürler dağıtmakta, öğrencilere diyabetle ilgili film izletmekte ve ilgili bilgilendirme toplantılarından söz etmektedir. Maalesef biz bunlardan bir haber yaşamaktayız. Okulun bugüne kadar hiçbir diyabetli çocuğu olmadığı için diyabeti sanki basit bir soğuk algınlığı gibi geçer deyip bilgili olmadıkları buradan da anlaşılmaktadır.

Okulun bitmesine 3 ay gibi kısa bir süre kalmış. Her yeni okul bizim için her şeye yeniden sıfırdan başlamak gibi bir şey. Çocuğumu güvenip emanet edebileceğim öğretmen bulabilmem için kendisinin diyabet hastası olması mı gerekiyor. Öğretmen açısından günde iki kere şeker ölçümü yapmak bu kadar mı zor.

Şu anda Ahmet okuluna sıkıntılı ve dışlanmış bir şekilde devam etmesi sizce ne kadar sağlıklı olabilir? Bu anlamda iyileştirme çalışmaları yapılabilir mi? Yapılamazsa son çare okuldan almak mıdır? Yoksa ne zaman okuldan atılacağını beklemek midir? Merak konusu…

Saygılarımızla…

Özlem Bozbek

 

25 YORUMLAR

  1. Herkese Merhaba,

    Yaşanılanlar gerçekten çok üzücü. Tip-1 diyabetli olarak birçok alanda ‘öteki’ olmamızı sağlıyor gibi. Ki ‘öteki’ olmadığımızı biliyoruz.

    Konuyla ilgili Okulda Diyabet ekibine mail atacağım. Aynı zamanda Özlem Hanım da mail gönderecek.

    Sizce başka neler yapabiliriz?

    sevgiler

  2. Merhaba benim oglumda diyabet 11 yasinda mailinizi okuyunca cok uzuldum Allah kolaylik versin ama bence kesinlikle canınızı sikmayin ve o okuldan alin zaten cocuk icin alismasi zor bir süreç benim oglumda ankarada ozel bir okulda okuyor ve butun okul oğlumun diyabet oldugunu biliyor cok yardimcilar mutlaka boyle bir okul bulursunuz

  3. Merhaba Özlem hanım benimde oğluma dört önce diyabet teşhisi konuldu 3.sınıfta okuyor normal bir devlet okulunda okuyor.çok şükür hiçbir sağlık sıkıntısı yaşamadı. Ama ben sürekli okulda yanına gidip kontrol ediyorum. Benim için çok yorucu olsada başka türlü rahat edemiyorum.Devlet okullarında revir bulunmadığından büyük sıkıntı tabi bizler için.umarım kısa zamanda bir çözüm yolu bulursunuz. Sevgiler

  4. Esra hanım konuyu blogta paylaştığınız için teşekkürler.Umarım sesimizi ulaştığı yere kadar duyurmayı başarabiliz…

  5. Esra hanım merhaba .

    Özlem hanım sizin yazınızı okudum ben ve eşim çok etkilendik.

    Bizim kızımız da 11 aydır diyabetli.4,5 yaşında diyabetle tanıştık malesef .Geçen seneki okulumuzda malesef bizim öğretmenimiz de bu konuda yardımcı olmak istemedi.Benim içim kaldırmıyor şekerini ölçmeyi diyerek yardımcı olmadı .Ana sınıfı müdürümüzün yardımıyla okuldaki son iki ayımızı tamamladık .Allaha şükür bu sene kendimize iyi bir okul bulduk .Öğretmenimiz süper bir eğtimci ve vicdanlı bir insan .Ümitsiz olmayın iyi okulların ve bilinçli eğtimcilerin olduğu başka okullar mutlaka vardır.

    Nacizane fikrim. Bu okulu Mili Eğtim bakanlığına şikayet etmeniz.Bu ve bunun gibi okullara tepki gösterilmesi gerekiyor.

    Allah hepimizin yardımcısı olsun .

  6. Özlem Hanım merhaba,
    İzninizle önce şunu söyleyeyim YUHHHHHHH.

    Size, Ahmet’e ailenize çok geçmiş olsun.
    Özel Okul denen (ticarethane) Ahmet’in diyabetini gerçekten de dediğiniz gibi basit bi soğuk algınlğıyla eşdeğer tutuyor. Hakikaten inanılmaz bir durum,Kendilerine eğitimci diyen, hemen hemen her fırsatta saygı bekleyen bir mesleğin üyesi olan bu tür insanların böyle davranışlar içinde görmek, çok acınası bir durum.Her meslek grubunun içinde çürük elmalar var fakat görüyorum ki; siz çürük kasaya denk gelmişsiniz.
    Son 3 ay kalmış okulun bitmesine bence Ahmet’i okuldan almayın hatta direne bildiğiniz kadar direnin.

    Öğretmenim canım benim canım benim
    Seni ben pek çok pek çok severim
    Sen bir ana sen bir baba
    Her şey oldun artık bana
    Okut öğret ve nihayet
    Yurda yararlı insan et

    Bu sözleri kesinlikle,
    Aydın Nazilli’deki Özel Yüzyıl Bezci Koleji idareci ve öğretmenleri özellikle N. G ve T. G. hangisi tam bilemedim kusuruma bakmayın üstüne alınmasınlar.

    Diğer tepkilerimiz için okulun
    e-maili:yuzyilbezcikoleji@hotmail.com

    Okulun web sayfasındaki en üstteki yazı oldukça manidar.
    “Eğitimde feda edilecek tek bir fert dahi yoktur.”
    M. Kemal ATATÜRK”

  7. Özlem Hanım’ın yaşadıkları gerçekten çok üzücü, özellikle saat kavramını bilmemesi ki zaten yaşı çok küçük henüz bilemez.Bu yüzden de kendi kendini idare edemez.Bende her gün okuldayım yoksa öğretmenle,okul idarecileriyle olacak iş değil.Önceden bir söz söylediklerin de sesini çıkarmayan ben artık gerekeni söylüyorum ve kimseyi takmıyorum.Özlem Hanım,susmayın söyleyin ve çocuğunuzu okuldan almak onların işine gelir.Onlar sizi değil siz onları usandırın.

  8. Esra hanım merhaba
    Özlem hanımın maili ve sizin yazınızı büyük bir üzüntüyle okudum. Diyabet çocuklarımızın suçu değil ki. Zaten zor bir hayatımız var neden insanlar bunu daha da zorlaştırıyor anlamıyorum. Üstelik bu kişiler eğitimci. 2,5 yaşındaki kızımın okul çağı en büyük endişem. Allah hepimizin yardımcısı olsun. Okulların daha bilinçli olması için ne yapmak gerek bilmiyorum ama bu günden sonra buna daha çok kafa yoracağım. Sevgiler.

    • Facebook Yorumları

      Fatma Akar Okula baslama sureci zor ama yaklasim daha iyi olsaydi 2.donem rutine gecilirdi bence ozel okul olmasi kolaylastirmak yerine zorlastirigor bizlerin durumunu hem ukala veliler hem yonetimin o velilerden etkilenmesi zora sokuyor sureci devlet okullarinda kimse ne yonetim ne veliler ne ogretmen kaydinizi baska okul veya sinifa aldirin diyemez kaldiki ozel egitim gerektiren bir durumumuz yok

      Yenigül Karahan Altın Yazıyı üzülürek okudum, dikkatimi çeken şu ki özel okulların hemşiresi olduğu için tercih sebebi olduğu halde yeterli ilginin çocuklarımıza gösterilmemesi, iyiki kızımı bir devlet okuluna yolmamışım, çok da memnunum herkese de tavsiye ederim.

      Diyabetim Ben Maalesef Türkiye’de çocuklarını özel okula gönderebilecek aile sayısı oldukça az. Bu şansı elde çocuklarımız ise gayet şanslı. Ki özel okula giden tip-1 diyabetli çocuğu şanslı, devlet okuluna giden çocuğu ise şansız duruma getiren maalesef ‘devlet’. Ö…Daha Fazlasını Gör

      Yenigül Karahan Altın Esra hn. Bakış açısı çok önemli sizinde bildiğiniz üzere benim kızım yalnızca diyabet değil aynı zamanda çölyak ama onu hem arkadaşları hem öğretmeni hemde idarecileri özel bir ilgi gösteriyor bizim okulda 5 diyabetli çocuk var, 2 tanede otizmli ama ellerindeki imkanlar doğrultusunda gereken tüm kolaylık sağlanıyor yani bu demekki isteyince oluyor tek temennim böyle devlet okullarının sayısının artması…

      Halime Elçi Devlet 50 işçi ve üzerinde çalıştıran işyerlerine sağlık görevlisini zorunlu tutuyor fakat 750 kişilik devlet okullarına böyle bir zorunluluk yok. Ayrıca milli eğitimden gönderilen genelgede öğretmenlerin şekerlerini ölçme zorunluluğu varmı? Diyabeti öğretmenlere çok ayrıntılı anlattığımızda korkuyorlar. Ayrıca çocuk arkadaşlarının yanında şekerlerinin ölçülmesinden rahatsız olmuş olabilir.

      Ümmü Gülsüm ben lise 2 ye gidiyorum ki arkadaşlarım bilmiyo şeker hastası oldugumu bitanecik ögretmenim biliyodu sadece oda çok güzel ilgileniyodu çok şaşkınlıkla okudum üzüldüm o yaştaki bi çocuga böyle yaklaşmaları çok üzücü aileyide etkilio

  9. Yaşadıklarınıza çok üzüldüm. 4 yaşında tip 1 diyabetli bir oğlum var.Bir devlet okulunda sınıf öğretmeniyim.Elbette ki aynı şeyi yaşadığımız için sizi çok iyi anlıyorum. Ama inanın bu durumu bizzat yaşamasaydım ve böyle bir öğrencim olsaydı,elimden ne geliyorsa fazlasını yapmaya çalışırdım. Biz öğrencilerimizin okul sürecinde her şeyleriyle ilgilenmek durumundayız. Kaldı ki böylesine hassas bir konuda çok daha dikkatli ve temkinli olurdum.Durumunuzu mutlaka ilçe milli eğitim müdürlüğüne, bakanlığa dilekçe ile bildirmelisiniz.

  10. Malesef Hacer hanım diyabet olmak onların suçu değil.Esra hanım çocuklarla çektikleri diyabeti anlatan kısa filmde bunu en ıyi şekilde anlattı.Hatice hanım sizinde ağzınıza sağlıkki bu okulla ilgili bilgiye biraz sahipsiniz sanırım.vicdan yoksa mesleki eğitimde bir değeri kalmıyor sanırım.sevgiler

  11. Gerçekten çok üzüldüm, ben de geçtiğimiz hafta bir özel okulla yuva eğitimi için gittim, çok anlayışla idiler, çocuklarda özellikle alerji ve diyabetin yaygınlaştığını söylediler, sıkıntı olmayacağını diyabetten takibi daha zor alerjik hastalıklı çocuklarının olduğunu çok sıkı takip ettiklerini anlattılar, yani ne diyeyim…

  12. Merhaba Özlem Hanım,
    Çok benzer bir durumu biz de Kayseri’de yaşadık.Oğlum Eren’i diyabetli olduğu için bir özel okul kaydını bile almadı! Sizi, yaşadıklarınızı, hissettiklerinizi çok iyi anlıyorum. Yazınız beni o okulda yaptığımız sinir bozucu görüşmeden çıktığımız; olumsuz cevabı aldığımız o günlere götürdü ve hala bugün yine aynı öfkeyi içimde hissettim.
    Biz önce okulu kayseri Milli Eğitim Müdürlüğüne şikayet ettik.Ordan müfettiş olarak görevlendirilen iki öğretmen ”Erenin başka bir okula kaydı yapıldığı için eğitim hakkı elinden alınmamıştır” dedi çıktı.Biz de Bakanlığa yazdık şikayet dilekçemizi.Gelen bakanlık müfettişleri yaptıkları detaylı soruşturmanın ardından- ki bloktaki yazılarımıza kadar- inceledikten sonra okula diyabetli öğrenciler hakkında daha dikkatli olunması ve okulda diyabet konusunda farkındalık yaratılmasından bahseden yazılı bir uyarı verdi.
    Bugün o okulda bizimle görüşme yapıp olumsuz karar veren müdür yardımcısı hanım artık o okulda değil.Servis şoförleri de dahil olmak üzere tüm okul çalışanları diyabet eğitimine tabii tutuldular.Okula diyabeti bilen iyi bir hemşire alındı. Ve hatta en önemlisi bizden 3 ay sonra okula başvuran tip1 diyabetli Beren kızımızın kaydını hiç sorun çıkarmadan kabul ettiler! Ki bu bizi çok sevindirdi.Emeklerimiz, çabalarımız da zaten bunun içindi…
    Eren şu anda hemşiresi olan, erenden önce de 2 tane tip1 li öğrencisi olmuş, diyabeti bilen bir özel okulda; Kayseri Özel Tekden İlkokulunda anasınıfında.Okulumuzu, öğretmenimizi ve canla başla Erenle ve diğer tüm öğrencilerle ilgilenen hemşiremizi çok seviyoruz.zaman zaman sınıfa şeker, çikolata türü şeyler gelmiyor değil ama ne yapalım buna da şükür diyoruz işte…
    Biz de eşimle çalışan iki memuruz sonuçta.Eren diyabetli olmasa ana sınıfında bile özel okula gönderir miydik acaba?Keşke devlet okullarında da özellikle tip1 diyabet, çölyak gibi çocuk hastalıklarını bilen hemşireler ve revir odaları olsa da çocuklarımızın okul konusunda diğer çocuklar gibi seçme şansı çoğalsa…
    Bence siz de durmayın, şikayet edin.Ahmet artık o okulda kalmasın ama o okula gidecek diğer diyabetli çocuklar benzer sıkıntıları yaşamasın..
    Bir de insülin pompasını bir düşünün derim.Eren okula başlamadan önce başladı pompa kullanmaya. Okulda diyabet takibini çok daha kolay bir hale getiriyor.
    Canınızı sıkmayın…Gelecek yıl herşey hem sizin hem de Ahmet için çok daha güzel olacak eminim!

    sevgilerimle

    • Merhaba ÖZlem hanım ,
      Öncelikle moraliniz yüksek olsun.Ahmet in mutsuz oldugu bir okulda egitimini devam ettirmemesi daha faydalı olur.
      Buket hanımın dediğine katılıyorum Diyabetli bir çocugun eğitim hakkı için gerekli yerlere şikayet istek basvurularınızı yapın lütfen.Bu hem Ahmet için hem bütün diyabetli çocuklar için çok iyi bir adım olacaktır eminim çünkü belki bizlerde aynı durumu yasayacagız.
      Ayrıca pompa okulda daha kontrollü oluyormus bizde bu yaz doneminde dusunuyoruz sizın içinde daha iyi olabilir.
      Sevgiler selamlarr:)

  13. sevgili özlem hanım benimde kızım ilkokul 1.sınıfa giderken tip1 diabet teşhisi kondu şimdi ilkokul 3.sınıfa gidiyor okulda herzaman şeker ölçümlerini ve insülin uygulamalarını öğretmeni Ufuk Kıran yapıyor öğretmeni okuldayken 1 kez bile ben gidipte çocuğumun şekerini ölçmedim insülin yapmadım öğretmeni herzaman destek oldu çoğu zaman kendi elleri ile yemek yedirdi okul gezilerine ben 1 kez bile katılmadım hep öğretmeni ilgilendi ve bu durumumuzdan okuldaki bir çok öğretmen haberdar müdür kızımla ayrıca konuşup kendisininde diabet olduğunu ve kaç doz insülin uyguladığını anlattıkızım sultangazi yunus emre ilk okuluna gidiyor burasıda bir devlet okulu sevgili özlem hanım sizin bir tane ahmetiniz var gözünüzden sakındığınız ona kıyamadığınız ahmetin bunları yaşamaması lazım daha altı buçuk yaşında duyarlı öğretmenlere ihtiyacımız var ne kadar yıprandığınızı çok iyi anlıyorum nacizane fikrimi belirtmek isterim hiç beklemeyin okulunu değiştirin insanlar semt değiştirmek zorunda kalıyorlar semt ile birlikte okulda değişiyor çocuğunuz zorlanırsa eğer özel ders aldırırsınız unutmayın ahmetin mutsuz değil tam aksi mutlu olması ve öğretmeninden ilgi ve destek görmesi gerekiyor sevgiler esen kalı

  14. Merhaba Buket hanım sizin yazınızı blogtadaha önce okumuştum.bizim farkımız okula bilerek alındıktan sonraki mücadele sonrasında sorumlulukların onlara göre artık ağır gelmesi.bu tedavi ömür boyu bakım gerektiren zorlu bir mücadele,her yeni güne uyanmak herşeye kaldığımız yerden yeniden başlamak demek hepimiz için.gerekli yerlerle görüşmelerimi yapıyorum.sonuçlarını da burdan paylaşmaya devam edeceğim.okul için iyileştirme calışmaları ne kadar sonuç verir onu da bilmiyorum.ama diyabet eğitiminin okul çalışanları ve öğrencilere uzman kişiler tarafından belirli aralıklarla verilmesi kesinlikle şart bu konuda eğitimlibir hemşirenin okullarda bulundurulması zorunlu hale getirilmeli diye dünüyorum. Sevgiler..

  15. Merhabalar özlem hanım kızım nehire de beş buçuk yaşında diyabet teşhisi konuldu kısa bir süre sonrada ana okuluna başlaması gerekiyordu bizde hem kızımızın saglıgı ve güvenligi için özel okula verme kararı aldık avcılara daha doga koleji açılmıştı görüştük çocugumuzun tüm sorumlulugu alabileceklerini ona gözleri gibi bakacaklarını söylediler ama çocugu ve diyabetini tanıyana kadar onlara 1ay kadar yardımcı olmamı istediler bizde sevinerek kızımızın kaydını yaptırdık çok mutluyduk malesef okula başladıktan sonra çok kötü şeyler yaşadık ögretmen ve hemşire arasındaki güç savaşı kızıma yansıtıldı çok üzüldük sürekli psikoloklarla görüşerek bir yılı doldurduk ve kızımıza artık gerçek bir okula başlama vaktimizin geldigini buranın sadece ana okulu oldugunu ilkokulda burada okuyamayacagını söyleyerek yeni okul arayışı içine girdik yine bize çok yakın davranan bir özel okula ön kaydını yaptırdık fakat okul açılmadan ara ara yaptıgımız görüşmelerde ilk başta söylenen şeylerin yavaş yavaş degişmeye başladıgını görmeye başladık üstelik sırf bu okul için evimizi bile taşımıştık bunun üzerine adresimizin düştügü devlet okuluyla görüşmeye karar verdik ve sıcak karşılandık denemeye karar vererek kaydımızı yaptırdık evet ögretmenimiz dayanamadıgı için şekerini ölçemiyor yada insülinlerini yapamıyor bende ev içi şartlarımı ona göre düzenledim onunla birlikte gidip onunla birlikte dönüyorum en azından bir işim oldugunda ögretmenize teslim edip gidebiliyorum bu arada şeker ölçüm saatinde kızım ögretmeniyle birlikte şekerini ölçüyorlar ögretmenimiz telefonla beni arıyor bir şeyler vermesi gerekirse yediriyor en önemlisi kızım ögretmenine güveniyor ve onu çok seviyor şunu anladık ki özel okullar saglık sorunları olanlar için degil kendileri sorumlulugu alamıyor sizinde içeride olanları görmenizden rahatsız oluyorlar bizde artık çok mutlu ve huzurluyuz umarım sizde oglunuz için en dogru okul ve ögretmeni bulursunuz sevgiler

  16. Hepimizin yaşadığı sorunlar maalesef … Davulun sesi uzaktan hoş gelir derler Bu şeker olayını bilmedikleri için öğretmeler farklı davranışlarda bulunuyorlar…. Bende 10 senedir diyabet annesiyim Anaokulu ve ilkokul öğretmenim çok şükür iyiydi ilgilendiler ama şimdi ortaokulda oğlum ve bazı branş öğretmenleri notlarını bile kırıyorlar neymiş derste çok dalgınmış katılımı yokmuş durumunu söyleyince bunun arkasına saklanmayın çocuğunuz çalışmıyor diyorlar… Beraber çalışıp cevapladığımız soruları bile sınıf içinde bazen cevaplayamıyor artık o anda şekeri yaa yüksek yaaa düşüktür diyorum ama bunu bazı branş öğretmenleri anlamıyor … Bununla yaşayan biliyor maalesef durumumuzu …. Ama bu konuda da tüm eğitimcilerimizin bilgilenmesi gerekiyor.. Ben çocuğumun durumunu söylediğimde bazıları aaa çocukta da şeker olurmu diyorlar bu kadar bilgisizler yani….
    Tüm çocuklarımıza ve annelerimize sabır diliyorum ve gerekli dilekçelerimizi de gönderelim sesimizi duyarlar belki :/

  17. Merhaba Özlem hn
    Oğlum Çağan’a diyabet 2012 Ekim ayında teşhiş kondu ve özel bir okulda 2.sınıfa gidiyordu inanın müdür Bey’den hizmetlisine kadar herkes çok ilgilendi başka sebeplerden dolayı bu sene başka bir özel okula aldık Sancaktepe Okyanus Koleji’ne ve burada da öğretmenlerimiz ve özellikle hemşiremiz çok çok ilgili geçen sene hergün okuldaydım ama bu sene hemşire hanım bana o kadar yardımcı ki sağolsun. Yaşadıkarınıza çok üzüldüm bizde zaman zaman böyle insanlıktan nasibini almamış kişilerle sıkıntılar yaşadık
    Mutlaka çok iyi devlet okulları vardır bu tarz çocuklarla ilgilenen ama ben okulda bir hemşire olması ve çocuğun onunla diyalog içinde olması taraftarıyım biz ölçüm ,yemek ve ara öğün işlerini hemşire ile hallediyoruz onun odasında ölçümünü yapıyor ,arkadaşları da biliyor ama onların yanında kendini teşhir etmek istemiyor o yüzden sınıfta öğretmeni ile yapmıyor direk hemşire ile hallediyor. Bende Hemşire hanımla gün içinde sürekli irtibat halindeyim
    Benim oğlumun şekerini mutlu yada gergin olması çok etkiliyor benim haddim olmayarak şunu söylemek istiyorum mutsuz ve sıkıntı yaşayarak okula devam edeceğine 2-3 ay demeyip değiştirin zaten okula gidiyorsanız destek için ,yeni okulda da idare edersiniz .
    Inşallah birazcık merhameti olan insanlarla karşılaşırlar hayatları boyunca kuzucuklarımız,omuzlarında çok büyük bir yükle büyüyor yavrularımız bu durumu yaşamayanlar maalesef bunu anlamıyorlar
    Allah hepimizin yardımcısı olsun tüm diyabetli annelerine de sevgiler 🙂

  18. Farkında mıyız, yaşanan sorun hep aynı sadece özneler değişiyor. Ülkemin güzel şeker çocukları bu sorunu hep yaşadı, yaşayacak.

    25 hafta boyunca Samsun’da 600 e yakın anaokulu ve sınıf öğretmenine tip1 dm hakkında uygulamalı ve teorik dm eğitimi veren bir proje yaptık arkadaşlar.

    projeye katılan öğretmenlerden edindiğim izlenimler doğrultusunda “okul çağı çocuklar-dm-öğretmen” üçlüsünde son fikrim şudur:

    -medikal tedavinin parçası olmak isteyen öğretmen bulmak zor. bu iş görev tanımlarında yer almıyor, sorumluluk almak istemiyorlar. okulda sağlık ekibi olması gerektiğine inanıyor ve istiyorlar.
    -dm ve eğitim hakkı konusunda yasal düzenleme yapılmadıkça bu durum uzayıp gider, çok üzgünüm….
    -akut çözüm özel okul ne yazıkki…

  19. Bugün okul müdürlüğüne oğlumun diyabetle ilgili bakımını üstlenecek bir hemşire görevlendirilmesini ve diyabetle ilgili okuldaki öğrenci ve öğretmenlerin uzman kişi tarafından belirli aralıklarla eğitim alması konusunda yazılı dilekçe verdim.isteğim gerçekleşirse en azından bu yılki eğitim ve öğretimini bu okulda tamamlaması.oğlumu okuldan alırsam zaten istedikleri bu mücadelem yarım kalacak.sonuna kadar direnip sonucu görmek istiyoruz.bakalım zafer kimin olacak….. Herkese sevgiler

  20. Bu ülkeden nefret ediyorum bazen, siyasetçiler çıkıp palavralar atarak güllük gülüstanlık gösteriyor malesef diyabetin ne olduğunu bilmeyen öğretmen ve müdürlerin olduğu bir ülkede yaşamak zorundayız.

Bir yorum yapın.

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Diğer yazılar

%d blogcu bunu beğendi: